01 Haziran 2025

Bir Başka Sabaha: Güneşle-Sağlıkla-Umutla-Uyumlu Uyanmak...

                                                               


 Güneş her gün yeniden doğarken, gözlerimizi kamaştıran parlak ışıklarıyla sadece çevremizi aydınlatmakla kalmıyor. Ruhumuzun  da  ta derinliklerine ulaşıyor, usul usul yüreğimize de küçük dokunuşlarla ulaşıyor, incitmeden, bağırmadan, hırpalamadan; "Uyan artık derin uykulardan," diyerek bizi, yeni bir güne "Merhaba!" demeye hazırlıyor. 

Tüm varlığımızın,  bedenimizin ,benliğimizin, zihnimizin en ıssız, en ücra, en gizli-saklı köşelerine dek ulaşıyor, ışık hızıyla yayılıyor. Mavi-beyaz-sarı-mor-turuncu-yeşil , rengârenk bir renk harmanıyla, güçlü enerjisiyle, sindire sindire geliyor ve  biraz daha yüksek tonda sesleniyor: "Uyuma, uyuşma, umutsuz kalma!" 

Çalar saat ya da çan sesi gibi değil, kulağınızda çınlamalar yaratmadan, kabalık veya zorbalıkla da değil, Bir anne sesi gibi ılımlı, bebek sesi kadar yumuşak, bir sanatçı duyarlılığı ile, anılardan süzülmüş bir ninni  kadar etkileyici. Doğanın ta içinden gelen kuş sesleri ile birlikte havanın ince-hafif esintisi de uyumlu bir beraberlik oluşturursa... 

İşte o zaman, her şeye rağmen; DÜNYA daha güzel, daha yaşanabilir, daha mutlu-huzurlu-umutlu geliyor İNSAN'A.  Tüm yollar çıkmaz sokaklara ulaşsa da, kuşku-endişe güvensizlik ve kararsızlıklar hayatımızı karartsa da, karmakarışık-anlaşılmayan sesler kulağımızı yıpratsa da...

Zihnin, ruhun, yüreğin yükü; tüm bedenimizi zorlayarak, boynumuzdan omuzlara, kollardan ellere, dizlerden bacaklara, ayaklara kadar inip, hızımızı keserek hayatı yavaşlatsa da...

Tüm zorluklara  direnerek, yaşama sevinciyle, önce CANLI ve ardından İNSAN kimliğimizle, duyarlılık, farkındalık, hoşgörü ve sağlıklı algılamalarla YAŞAMAK gerek... 

Bahara veda ederken; Bir başka mevsime-Yaza MERHABA diyerek... 

Makbule ABALI- Eğitimci 

1 Haziran 2025 İzmir-Urla

                                                                          


                                                                             








14 yorum:

  1. Yanıtlar
    1. Bu yıl ne kadar çabuk geçti diye düşünürken,
      günleri de benzer hızla tükettiğimizin farkına varınca, yorumlarda da ne kadar geri kaldığımı fark ettim.
      Ah canım, sadece yorumlarda değil, uzu uzun anlatmam gereken ne çok şey var bilsen...

      Sil
  2. Güneşin "Uyuma, uyuşma, umutsuz kalma!" diye en yüksek tonuyla seslenişini hiç unutmadan her gün güneşe dönelim yüzümüzü. Öyle güzel bir coğrafyada yaşıyoruz ki yapabilmemiz çok kolay. Hem de her gün. Bunu güzel kelimelerinizle bizlere hatırlattığınız için çok ama çok teşekkürler.
    Can Attal

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gün ışığının, güneşin, aydınlığın insan üzerindeki yapıcı, iyileştirici etkisine öyle içtenlikle inandım ki Can. Kara bulutlarla kaplı bir gökyüzü, çoğu kez karamsarlığı, bedbinliği de çağrıştırır bana.
      Yaşadığımız coğrafya açısından, Kuzey ülkelerinde yaşayanlardan çok daha şanslıyız gerçekten.
      Bir zamanlar Köy Enstitülerinde, çok büyük gruplar halinde, derse girmeden açık havada sabah jimnastiği yapılırmış.
      Güzel, yararlı, ruha dokunan etkinlikleri bilinçli olarak uygulayan biri olarak, ben de seni kutlamak isterim. Siz gençlerden öğreneceğimiz çok şey var.

      Sil
  3. Haziran, doğanın melodisidir; her yaprak bir nota, her rüzgâr bir şiirdir.”
    “Güzel şeyler sabırla büyür, tıpkı Haziran’da açan çiçekler gibi.”
    “Her Haziran bir bahar vedası, bir yaz başlangıcıdır.”
    “Haziran; geçmişi kabullenip geleceğe umutla bakma cesaretidir.”hoşçakalın

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ünlü bir şairimiz "Haziranda ölmek zor." diyordu. Geçmiş Haziranlarda da öyle çok vedaya tanık olmuşuz ki. Belki Güneyin kavurucu sarı sıcaklarını bilen biri olarak Haziran aylarını hep zor ve buruk karşılamışımdır. Ancak değişim , canlıların doğasında var.

      Sil
  4. Yazıyı okurken Zeki Müren' in seslendirdiği şarkıyı dinledim büyük bir özlem ve keyifle. Unutulmuş bir şarkı ile yaz mevsimini karşıladım sayenizde. :) <3

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Her zaman, biz senin seçimlerini dinlerdik sevgili arkadaşım. Zeki Müren'; sanata bakış açısı, dili kullanmadaki ustalığı, farklı yorumları ile keyifle izlediğim sanatçıların üst sıralarında yer alır.
      Mal varlığını önemli kurumlara paylaşımındaki cömertliği ile de unutulmaz sanırım.
      Teşekkürler.

      Sil
  5. Zülfü Livaneli'nin çok sevdiğim bir şiiri;

    "Nasıl başlarsa fırtına
    Öyle diner birdenbire
    Bir ışık parlar yeniden
    Karanlıklar arasından
    Umudu kesme yurdundanŞah damarı vurulsa da
    Dört bir yandan sarılsa da
    Işık yener karanlığı
    Bak çocukların gözlerine
    Umudu kesme yurdundanKara kışın buzu bile
    Sürmedi sonsuza kadar
    Bahara döndü sonunda
    Filiz sürdü kar altından
    Umudu kesme yurdundan"

    Umudu kesme yarından...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok yönlü değerli Sanatçımız Zülfü Livaneli'nin bu şiirini bilmiyordum Murat. Ne kadar anlamlı, insanı duygu ve düşünce yoğunluğunda sarıp sarmalıyor bir anda.
      Zaman ve emek ayırarak paylaştığın için çok teşekkürler. Çocukların gözleri her zaman umutla parıldasın...

      Sil
  6. Yaz güzeldir de, sinekler olmasa. Her şeye ulaşmak çiçek, meyve, sebze bolluğu güzel.

    YanıtlaSil
  7. Merhabalar Makbule Öğretmenim.
    Yazınızı "Oku" isimli blog sayfası sahibi sayın hocam Sabahattin Gencal'ın sayfasında gördüm ve okudum. Yazınız çok güzeldi. Yazınız en umutsuz ve karamsar insanlara yol gösteren bir lezzet de kaleme alınmış. Çok teşekkür eder, kaleminize, emeğinize ve gönlünüze sağlıklar dilerim.
    Sevdikleriniz ve sevenlerinizle birlikte sağlıklı ve huzurlu bir Kurban bayramı geçirmenizi gönülden dilerim.
    Selam ve saygılarımla.

    YanıtlaSil
  8. Değerlerimizi yaşatacağımız günlerin umudunu kaybetmeden, sağlıkla ve huzurla geçireceğiniz bir bayram dileğiyle,. Bayramınızı kutlarım

    YanıtlaSil
  9. Yüreğimizi sımsıcak yapan bir yaz olsun

    YanıtlaSil