27 May 2010

KAKTÜSLER ÇİÇEK AÇTI

KAKTÜSLER ÇİÇEK AÇTI

   Çok eskiden de düşünür; insanlarla bitkileri, hayvanları özdeşleştirip, onlarla ilgili öyküler kurardım kafamda... Doğada her canlının bir başka yönü, bir başka özelliği, güzelliği var. Her biri bir başka dünya adeta, tıpkı "insanlar" gibi: Nasıl bakar, nasıl yaklaşırsanız, ona göre tepki alıyor, yarar ya da zarar görüyorsunuz...

   Bitkiler, hayvanlar da aynı insanlar gibi: Bir "can" sonuçta, durağan değil hareketli, yaşıyor, bir şekilde "nefes" alıyor, etkiye karşılık "tepki" veriyor... İnsan gibi "dilleri", "düşünceleri" yok belki ama; "dilinden anlarsanız" can katıyor, anlamazsanız can yakıyor...

   Baharla birlikte kaktüsler çiçek açtı: Mevsimler ardı ardına geçerken; yaz bitiminde bir sonbahar yaşadık önce, ardından uzun bir kış geçti, baharın son günlerini yaşarken kaktüsler çiçek açtı, yaz'ı beklemediler, bir bahar daha yaşayıp kendilerini kanıtlamak istediler...

   Baharla birlikte can buldu kaktüsler: Görünürde gene dikenleri olsa da, güzelliklerini paylaştılar; Belki uzun süreli değil, birkaç günlüğüne de olsa sergilediler, paylaştılar... Değmez mi...? 

   Güzel bir özellikleri vardır kaktüslerin: Göründükleri gibidirler, tehlikeyi görür, bilirsiniz; sinsi ya da içten pazarlıklı değildirler, önlem alabilirsiniz. Dikeni batar, acıtır, kanatır belki, ama sonra "iz" bırakmaz; "dil yarası" gibi değildir yarası... 

   Seviniyorum; kaktüsler çiçek açtı... öfkeli, sinirli, can yakan, yürek inciten insanlar gibiydiler kış boyu. "Yanıma yaklaşma" dediler adeta,eliniz kazara bir dokunsa canınız acırdı, dikenleri çıkarıncaya kadar akla karayı seçer, yorulurdunuz.

    Kış boyu çok keskindi dikenleri; "Bana dokunma, sınırları aşma" deyip, hiç yumuşamadılar... Ama aldırmadım, ara sıra su verdim onlara, canımı acıtsa da gocunmadım; daha çok can yakan öyle çok şey var ki yaşamda...

    Kaktüsler çiçek açtı: Güneşi, suyu, sevgiyi, özenli bakımı görünce hele bir de baharı yaşayınca, onlar da daha fazla dayanamadılar; dokunulmazlıkları sürdü gene ama, güzelliklerini paylaştılar, gözümüzü, gönlümüzü doyurup evimize "yaşam enerjisi" taşıdılar...

   Tanımak gerek canlıları: Bitkileri, hayvanları, insanları; önyargılarımızdan uzaklaşıp, tanıdıkça, benimsedikçe-bazen canımız yansa bile-ne güzellikler barındırdıklarını görebiliyoruz... Tıpkı "tanımadan" itici gelen insanlar gibi.

    Her şey önce tanımakla başlıyor; zaman, sabır ve emek istiyor, tıpkı kaktüsler gibi... Bekleyince görüyor ve yaşıyorsunuz: Mevsimi gelince, ortamını bulunca kaktüsler de çiçek açıyor; Tıpkı insanlar gibi...

  
  

5 yorum:

  1. öğretmenim kaktüsleriniz ne güzel çiçek açmışlar renkleri çok güzel. Aklıma şu geldi : her ne kadar dikenleri olsada tedirgin olmadan dokunmak gerek , insanlarında dikenleri var belki ama onlara da kalpten dokunmak lazım öyle değil mi öğretmenim ?

    YanıtlaSil
  2. Yaşamın her alanından seçtiğim yazıları, yazarlarının izniyle "Bloglardan Seçmeler" adlı blogda yayınlıyorum. İzniniz olursa sizin çalışmalarınızdan seçtiklerimi de kaynak belirterek yayınlamak isterim. İyi günler dileğiyle.
    Sabahattin Gencal

    YanıtlaSil
  3. Yıllardır "Eğitim" alanında çalışırken de; okumak,yazmak(amatörce), bir tutkuydu benim için.
    Blog'da yazarken de, içimden geldiği gibi, "eğitimci" ve "insan" kimliklerimi göz ardı etmeden, içtenlikle yazmaya çalışıyorum.
    Emeğe saygı göstererek; "kaynak belirterek yayımlamak" düşüncenize teşekkürler, neden olmasın. Önemli olan "PAYLAŞMAK" değil midir zaten... Saygıyla.

    YanıtlaSil
  4. İzniniz üzerine bir çalışmanız "Bloglardan Swçmeler"de yayınlandı. İyi günler dileğiyle. Sabahattin Gencal

    YanıtlaSil
  5. çiçeğe bakmak var, bi de çiçeğe "bakmak" var...bakanla ilgili biraz da...ruhunuza sağlık efenim ;)

    YanıtlaSil