2 Eyl 2014

BİR BAŞKA BAHAR...


Mevsimler birbiri ardından gelip geçiyor. Günler, aylar birbirini kovalıyor. Bir yıldaki dört mevsimde herkes kendine göre bir şeyler bulur.Her mevsim nice anıyı barındırır içinde. Her yeni yıl, 4 mevsimi ve 12 ayıyla birlikte gelirken hayaller işler var gücüyle.Geçmiş yıllarda gerçekleşmesi istenip de gerçekleşmeyen neler varsa yeniden sıralanır.Beklemek zordur ama umut varsa, beklemek neden zor olsun?

Ama artık eskimiş bir yılın bitimine 3 ay kala, düşler hayal kırıklıkları üzerine kurulur. Zaman geçmektedir, bölük pörçük hayaller yeniden inşa edilir ustaca. Sonbahar elbette insan yaşamındaki "son bahar" değildir ancak ilkbahar ne kadar coşku doluysa sonbahar o denli hüzün yüklüdür. İlkbahar cıvıl cıvıl seslerden, parlak renklerden oluşur. Oysa sonbahar soluk renklidir, sarı-kahverengi renklerle hüküm sürer. Ama asildir, ağırlığı vardır.



İlkbaharda dallardaki çiçekleri, tomurcukları gözlerken, sonbaharda yere düşen sarı yapraklar kaplar doğayı. Ama yazın kavurucu sıcağı, kışın dondurucu soğuğu yoktur bu mevsimde.Yaz sestir, harekettir, canlılıktır, bir bakıma çocuksu bir neşeyi barındırır içinde. İlkbahar enerjisiyle gençlik ise, kış durağanlığıyla, olgunluğuyla sanki orta yaştır. Sonbahar ise durgunluğuyla, hüznüyle, sessizliğiyle belki ileri yaşlardır, yaşlılıktır. Şiirler, şarkılar ne güzel anlatır sonbaharı. Ama hep hüzün vardır onların içeriğinde de. 

Belki "son" sözcüğü de biraz hüzün taşır. Bitiş ve tükenişi simgeler. Son umut, son çırpınış, son çağrı, son vuruş...gibi. Oysa ilk'ler nasıl da güzeldir, anlamlıdır; İlk aşk, ilk sevgi, ilk adım, ilk yıldönümü ... gibi. Hep ilkler heyecan vericidir. İlkbaharın renkliliği, canlılığı, kokusu gibi. 
Ancak hayatın akışı içinde karamsarlığa yer yok. Mevsimler ne kadar değişime uğrasa da, sıcaklar, soğuklar, yağışlar yer değiştirse de, mutlu ya da mutsuz olmak insanın elinde.

Eskiden insanlar mevsimlere ya da havanın soğuk veya sıcak oluşuna bakarak, ağaçların meyve miktarına göre hava tahmini yaparlardı. Örneğin; O yıl ayva çok olursa kış çetin geçecek, kuşburnu fazla olursa gene kış zorlu olacak gibi.Bu yıl soğuk verdiği için ayva ağaçları hiç meyve vermedi. Kuşburnu da eski bolluğunda değil. Ama artık mevsimler de bizi yanıltıyor. Bazen sanki birbirlerinden gün çalıyorlar.Yazın sağanak yağmurlarla sellerin içinde yüzüyor, kışın bahardan bir gün yaşıyoruz.



Mevsimler ruh sağlığımızla da ilgili. Ani iklim değişiklikleri insanı sarsıyor. Sonbahar genelde depresyonun daha sık görüldüğü bir mevsim olarak belirtiliyor. Doğa kabuk değiştirirken ruhumuz da çöküntüye uğruyor, yeniden canlanıp enerji depolamak istiyor. Her şey bizim çabamıza bağlı. Yaşadığımız sürece dört mevsimin değişimine uyum sağlayabilecek gücümüz olmalı.Asıl gerçek baharlar içimizde oluşmalı. Hayat her şeye rağmen güzel ve yaşamaya değer... 



2 yorum:

  1. ama ne güzel anlatmışsın ya. yeni yılın yaklaşması evet. vee sonbahar en sevdiğim mevsim yaa. canlandığım mevsim. yazın sıcak sevmeyince geçmiyo işteee :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler. Herkesin özelliklerine, beklentilerine göre mevsimler benimseniyor ya da dayanılmaz geliyor. Belki çocukluktan itibaren, yaşanılan bölgeye göre insan bir uyum süreci geçiriyor, alışıyor.
      Dileriz her mevsim yaşanabilir olsun.

      Sil