25 Kas 2019

ÖLÜMCÜL ŞİDDET...


Akşam karanlığında eve geldiğinde her şey karmakarışıktı. Salonda koltuk yastıkları yerlerde, mutfakta tabaklar altüst, kırılan bardaklar yerlere saçılmış... Birden ürperdiğini hissetti. Oysa ayrılalı bir ay kadar olmuştu, artık kendini özgür sanıyordu. Sadece önlem olarak güvenlik için başvurmuştu.

Yatak odasına girdi. Tuvalet aynasına yöneldi önce. 6284no.lu "kadına şiddet ve ailenin korunması ile ilgili  kanun" maddelerinin ezberleyerek yazdığı kağıdın yırtılarak yatağın üzerine saçıldığını gördü. 
Yardıma ihtiyaç anında arayabileceği çağrı merkezlerinin telefon numaralarının üstü karalanmış, okunmaz hale getirilmişti. Gözleri doldu. Çaresizlik ilk o zaman canını acıttı. Ellerinin titrediğini farketti. 

"İyi ki çocukları ablama bırakmışım " dedi. Kulakları, gözleri daha güç kazanmıştı sanki. Etrafı bir kez daha kolaçan etti. İşten çıkınca bir an önce kendini eve atmak düşüncesindeydi. Nasıl da acıkmıştı. Bir tost, bir çay diyordu kendi kendine. Ama artık açlık umurunda değildi. Midesi kazınıyor, başı dönüyordu. Soğuktan, açlıktan değil, heyecandan titriyordu. 

Anılar zincirine takıldı o an. "Küfür de, aşağılama da şiddet sayılır " dediğinde kocası nasıl sinirlenmiş, ardı ardına en aşağılık küfürleri sıralamıştı. Kadının konuşmasına izin yoktu onun düşüncesinde. Kadın susmalıydı, eşine itaat etmeliydi. Sofrada sessiz otururken kaşık-çatal sesleri dışında sadece onun hakaret sesleri duyulurdu. Çocukları bazen kaş göz işaretiyle sofradan uzaklaştırırdı. Kızı "Anne ben evlenmiycem" diyordu. Oğlu okulda arkadaşlarına karşı haşin ve saldırgandı. 
Babası , annesini döverken ya yumruklarını sımsıkı sıkar ya da odasında duvarları yumruklardı.

Kadın banyoya yönelirken ansızın durdu. Yaklaşan ayak seslerini duymuştu. Yüzü bembeyaz kesildi. Üst kattan bir çocuk ağlaması geldi. Ve ardından sadece iki el slah sesi duyuldu. Bir hayat daha sona ermişti. İstatistiklere bir kadın cinayeti daha eklenecekti. Ve bu kez , o çağırmadan bir zamanlar telefonlarını ezberlediği tüm görevliler gelmişti.

Makbule ABALI

25 Kasım: Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası 
Mücadele Günü.

6 yorum:

  1. Hocam elinize sağlık, mükemmel yazmışsınız. Artık çaresizlikler sona eriyor. Kadınların kafasındaki, "..ama polise gittim, sana bir şey yapmadan biz karışamayız" vs gibi cümleler silinecek. Çünkü kadınları çok daha güçlü kılacak şeyler gündemde. Yeter ki bilgilenilsin. 6284 güçlü bir sayı. Bunu hatırlamaları ve telefonları aranacaklar listesinde en üste kayıtlamaları elzem. Bir nebze yardımımız oluyorsa ne güzel.. çünkü suya atılan taş gibi, halka halka büyüyeceğiz.
    Minnetle @>---

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Blogdaki yazınız bana da çok umut verdi. Bu konuda ben de yıllardır şiirlerle, öykülerle katkıda bulunmaya çalıştım. Ne acıdır ki cezalar caydırıcı değil. suç ve ceza orantılı değil.
      Kadınlarımızın gerçekten bilinçlenmeleri lazım.
      Ne güzel bir girişimde bulunmuşsunuz. Yürekten kutluyorum.
      Sevgiyle, dostça.

      Sil
  2. Güzel ama acı bir hikaye sevgiyle kal

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler. Hayatın acı yanlarına da tanık oluyoruz ne yazık. Nice aileler yıkılıyor, çocuklar açıkta kalıyor.
      Selam sevgiler.

      Sil
  3. ne güzel anlatmışsın. eline sağlık teşekkür ederiz :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Asıl ben teşekkür ederim. Günü biliyordum ama İnstagramda yazacaktım. Yönlendirmene, desteğine teşekkürler. Her konuda yazmak, benim için zevkli bir uğraş.
      Sevgiyle.

      Sil