13 Eyl 2021

DÜŞLERDE SEVGİ...


 Yıllar öncesinden annemin bir sözünü hatırlıyorum; "Hayatta bir şeye çok imrendim" derdi.  "Çocuklarına yakın evlerde, yerlerde yaşayan anne -babalara... Babamı erken yaşta kaybettik. Sonraki  yıllar; tesadüfler, öğrenim durumları, çalışma hayatı, eş durumlarından ötürü  tüm kardeşler farklı yerlerde olduk. Biçki- dikiş öğretmeni olan annem  uzun yıllar fedakarca terzilik yaptı, öğrenci yetiştirdi.

Ben de torunlarının elinden tutarak onları çocuk parkına götüren dedelere imrendim hep. Geliş gidişlerle, kalışlarla annemi hiç yalnız bırakmadık. Sevilene duyulan özlem, bir vefa bağı, insanın bazen o ihtiyacı nasıl da yoğunlaşıyor. Bazen hava raporlarını dinlerken sevdiklerinizin olduğu yörelerde havanın soğuduğunu duyarsınız. İçiniz titrer, adeta siz de üşürsünüz. Ya da hava çok sıcaktır, sizin de içiniz yanar.

Uzaklarda bir doğum günü kutlanır, romantik bir akşam hayali girer devreye. Fotoğraflardaki mumların yarı aydınlığı bile nasıl da güzeldir. Kalabalık ailede olmanın en güzel  yanı bu kısa süreli buluşmalardır. 

Katıksız gerçek sevgi kaynakları o kadar çok ki; Sevdiklerimiz, dostlarımız, doğa, çiçekler, hayvanlar, sanat, spor, kitaplar... Tükenmez bir hazine gibi. Düş kurmak sınırsız. Bazen türlü iyilikler, güzellikler düş gücüyle bir merkezde toplanıyor. Uzakları yakın kılabiliyorsunuz. Düşlerin kumanda merkezi beynimiz. Çocuklarla birlikte dünyayı rengarenk boyamak mümkün. Uçurtmalar uçurmak, şarkı söylemek de...

İyi ki telefonlar var. Bazen yumuşacık, tatlı bir ses : "Dede ben sizleri çok özledim, Anneanne ben artık okullu oldum, Doğum günümü kutladım, ben artık beş yaşındayım."

Ve aralıksız sorular, sorular,,, "Peki siz ne zaman geleceksiniz? Bu doğum günümde de kargo gönderecek misiniz? 

Bu duygularla kuş olup uzak diyarlara, sevdiklerinin yanına  uçmak geliyor insanın içinden..

Makbule ABALI





12 yorum:

  1. Uzak düştüğümüzde eskiden kullandığımız tek araç mektuptu. Şimdi görüntülü telefon var. Her gün postacının yolunu gözlerdik. Aile ve dostlarla bir arada olmanın mutluluğu hiçbir şeyde yok.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben aileden uzakta olduğum zamanlarda, İstanbul'da okurken de aileye destan gibi uzun mektuplar yazardım. O yıllarda cep telefonları da yoktu. Çemberlitaş Kız Yurdunda saatlerce telefon beklediğimi bilirim. Hassas ve duygusal olmak kişiye zarar veren bir şey.
      Esen kalın.

      Sil
  2. Merhabalar.
    Yazınızı tamamlarken; "...kuş olup uzak diyarlara, sevdiklerinin yanına uçmak geliyor insanın içinden..." diyerek bitirmişsiniz ya yazınızı. Ben de hep kuş olmak istedim. Ama benim kuş olma isteğim farklıydı sayın öğretmenim. Siz sevdiklerinizin yanına uçmak için, ben de huzura uçmak için.

    Babanızı erken kaybetmenin doğal bir sonucu olarak, torunlarının ellerinden tutup parka giden dede özlemi kaçınılmazdır. Babanıza Cenab-ı Hakk rahmetiyle muamele eylesin. Babanız zaten Cenab-ı Hakk'ın uhdesinde mışıl mışıl uyuyordur. Tüm ruhlar bu dünyadan ayrıldıklarında geldiği yere döner. Beden topraktan yaratıldığı için toprağa, ruh ise Allah'a ait bir cevher olduğu için Allah'a tevdi olunur. Mevtalar için çok saçma ve İslam dini ile alakalı olmayan tamamen İsrailiyat uydurması batıl şeylerden bahsederler.
    Hoca kabristanda mevtayı defnettikten sonra telkin verir. Neden? Kabre iki melek gelip bazı şeyler soracakmış ya, mevtanın cevap vermesini kolaylaştırmak için hoca efendiler yaptıkları telkin ile mevtaya yardımcı oluyorlarmış. Bir de kabir azabı falan derler. Böyle şeyler yok İslam'da. Yalan dünyada işi biten ruh Allah'a, beden de toprağa döner. Ve ruh Allah'ın indinde kıyamete kadar uyur, uyku halindedir. Neyse fazla başınızı ağrıtmayayım.

    Biz tekrar düşlerdeki sevgiye dönelim. Sevgi, Cenab-ı Hakk tarafından ruhumuzun özüne yerleştirilmiş, eşyanın tabiatına üflenmiş en yüksek değerdir. Sevmek; var olmak, var olmanın keyfini tatmaktır. Düşlerimizdeki sevgi de böyledir.

    Bu güzel paylaşımınız için kaleminize, emeğinize ve yüreğinize sağlık ve mutluluklar dilerim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhabalar Recep Bey,
      Tüm hayvanları ama özellikle kuşları, atları, ceylanları çok severim. Kuşlar benim için özgürlük ve masumiyet sembolüdür.
      Babam çok sevilen, çok dürüst ve iyi niyetli bir insandı. Çocuklarına çok düşkündü. Önce savcılık, sonra avukatlık yaptı. Bir trafik kazası sonucu hayatının son 10 yılında felçliydi.
      Paylaştığınız bilgiler için çok teşekkür ederim.
      Sevginin en yüksek değer olduğuna ben de inanıyorum. İnsan olmanın en yüce değerlerinden biri.
      Anlamlı, bilgilendirici, güzel yorumunuza çok teşekkür ederim.
      Selam ve saygılarımla.

      Sil
  3. Ah bu ayrılıklar, herbirimiz bir yerde, yaş ilerledikçe dokunuyor, yok mu birarda olmanin yolu diye düşünüyorum... Selamlar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynı fikirdeyiz. Kuşlar zamanı gelince yuvadan ayrılıp uçuyorlar. Böylece yeni yuvalar, küçük aileler kuruluyor. Ama ben hep büyük aileleri sevdim.
      Sevgiyle.

      Sil
  4. eskiden aile akrabalar birbirine daha yakınmış herhalde, şimdi genelde uzak insanlar birbirinden, aynı şehirdeki akrabalar bile tv, internet gibi araçlar nedeniyle eskisi kadar sık görüşmüyorlar :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısın Derin. Büyük kentlerdeki insanlar birbirine daha uzak ama Anadolu'da gelenekler, görenekler halen devam ediyor. Ama haklısın, aileler arasında iletişim çok zayıfladı.
      Sevgiyle.

      Sil
  5. Aile çok önemli. İlişkileri korumak lazım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bir konferansta anlatım sırasında söylenen bir söz çok hoşuma gitmişti. "Çocuklarınıza kök ve kanat kazandırın" deniyordu. Gerektiğinde bağımsız uçabilsinler, ama gerektiğinde köklerine dönebilsinler.
      Esenlikler diliyorum.

      Sil
  6. Her insanın bir ailesi, başka başka hikayesi var. Bu bana çok ilginç ve büyülü geliyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısınız. Bir zamanlar ünlü bir yazar "Her yüz bir hikaye yazar" demişti. Bazen düşünürüm, her ev de bir başka hikaye yazıyor. Tek kişilik, iki kişilik ya da çok kişilik... Dramlar belki trajediler. Tekrarı mümkün olmayan.
      Esen kalın.

      Sil