Yılın 12. ayı Aralık bana hep gelen yeni bir yılı çağrıştırır. Sanatçılar benzer resimlerle, karikatürlerle anlatırlar bu durumu: Upuzun sakallı, eli bastonlu, yorgun, yaşlı bir dede ve karşısında tüm canlılığı, umut dolu gözleri, sağlıklı bedeniyle küçük bir çocuk. Bu tabloyu kaç gün doyasıya yaşadık diye düşündüm bugün. 365 günden 335 gününü yaşamışız. Takvimler öyle söylüyor. İçimizdeki çocuk ne diyor acaba?
Bugün güzel şeylerden konuşalım. Hastalıklardan, bedensel sosyal, psikolojik sıkıntılardan söz edip, yeni yılın parlak ışıltılı gözlerle heyecanla bakan küçük prensi ürkütmeyelim. Geleceği varsa göreceği de var elbette. Kaçmak ya da pes etmek yok. Tüm dünyada herkes onu bekliyor.
İyiler, iyilikler, güzellikler, hak, hukuk, adalet, barış, hoşgörü, empati, merhamet, paylaşmak, güvenmek. Yılın 11 ayında içeride-dışarıda aile içinde, hep birlikte, tek başımıza bu güzelim sözcükleri kullandık. İçimiz aydınlandı , gözlerimiz parladı, yüreğimiz ferahladı. Sesimizin yankısı ne güzeldi: Bazen içimizde, kısık, alçak bir ses tonuyla bazen bir ergenin kalınlaşan sesiyle. Ama hep insanca, hep anlaşılır tonda. Kimseyi huzursuz etmeden. Özlemle, umutla, güvenle bekledik... Bekledik günlerce-haftalarca-aylarca.
Mevsimler karıştı: Sonbaharda bazen kışı bazen yazı yaşadık. Yağmur beklerken fırtınaya, doluya yakalandık. Dereler, göller kurudu, ağaçlar, ürünler şaşırdı, Bazısı yandı kavruldu, bazısı küstü ürün vermedi. Yanan ağaçlar tomurcuk verdi, şaşırttı. Türlü çeşitli duyguları karmakarışık ruh haliyle yaşadık. Gülerken ağladık, ağlarken maskeler taktık gülümsedik. Çocuklar gibi küstük-barıştık, el ele yüz yüze, göz göze oyunlar oynadık. Kazandığımızı sandık, aldandık-kaybettik.
Bitmekte olan bir yılın 336. günü yarın. Yarınlarımız bir çocuk beklentisi gibi bazen şaşırtsın, bazen umutlandırsın. Ama ne olur hayal kırıklıkları yaşatmasın biz dünyalılara. Koskocaman evrende başka gidecek yerimiz yok...
Makbule ABALI-Emekli Eğitimci.
1 Aralık 2025 Urla- İzmir-Türkiye
Aralık ay'ını hep sevmişimdir ,
YanıtlaSilYeni şeylerin başlangıcına çeyrek kaldığını gösterir....
Her yıl bitiminde tüm olumsuzluklara yara bandı gibidir...
Tuhaf bir aydır hem heyecan verir
Hem hüzün ...
Heyecan verir yeni bir yılın gelişi
Umutların yeşermesi demektir...
Hüzünlendirir ,
Çünkü çok soğuk bir mevsimdir
Dışarıda kalan evsizler
Hayvanlar hepsini düşününce
Hüzünlenmemek elde değildir...
Her mevsimin kendine göre zorlukları vardır elbette ki ,
Ama soğuk en zorlusu ondan üzüyor belki....
Neyse dilerim güzellikler getirir Aralık hepimize ,
Dilerim geçen günleri ayları aratmaz hiç birimize ....
Hoş geldin Aralık diyelim biz yinede ,
Hoş mu geldi boş mu geldi yaşayıp göreceğiz hep birlikte.Toplumun da kendine göre bir ritmi vardır. Hepimiz aynı anda umutlanır, aynı anda umudumuzu tüketiriz. Aralık ayı bu ritmin en yumuşak yeridir, içimizde hafif bir hüzün dolaşır ama kimse tam olarak nedenini bilmez. Alman sosyolog Simmel’in bahsettiği o görünmez baskılar burada devreye girer. Takvim kimseye bir şey söylemez, ama herkesin üzerinde sıkı bir sessizlik bırakır. Çünkü yılın ağırlığı vardır; yaşananlardan çok, tamamlanamayanlar çöker insanın içine.Yıl bitince insan en çok kaybettiklerine değil, yarım bıraktıklarına takılır. Latince bir metinde şöyle geçer, 'İnsan, yarım kalan şeylerin gardiyanıdır.' Belki de bu yüzden Aralık ayı hem bir iç hesaplaşma hem de tuhaf bir gurur taşır. Ne olursa olsun, buraya kadar gelmişizdir. Eksik yanlarımızla, yanlış adımlarımızla, ertelenmiş hayallerimizle… ama yine de gelmişizdir. Ve bu, küçümsenecek bir şey değildir. yarım kaldığımız şeylerin yeni yılda tamamlanmasını ümit ediyorum.saygılar
sağlıkla gelsin yeni yıl, herşeyden önce dileğim bu sanırım.
YanıtlaSilBu yılın bitişini de güzel yapalım hepimiz, artık ezilmeyelim, hor görülmeyelim vs..
YanıtlaSilyeni yıl yaa en güzel en heyecanlı şey :) bol umutlu olsun :)
YanıtlaSilMerhabalar.
YanıtlaSilİnşAllah bu içinde bulunduğumuz bu Aralık ayı, iyi ve güzel şeylere açılacak olan kapının aralığıdır.
Selam ve saygılarımla.