Bazı zamanlarda ,olaylarda ya da durumlarda içimiz aydınlanır. Gülümseriz, "umut var" deriz. Ama bazen de bir karamsarlık, umutsuzluk çöker içimize; Beklenmedik davranışlar, şiddete başvuran insanlar, gücünü kötüye kullanan tipler, iç karartıcı durumlar, yalan, aldatma, hırsızlık, iki yüzlülük... gibi davranışlar insanı umutsuzluğa yöneltir.
Umudun varlığına inanmak ister insan. "Umut var" diyebilmek ister.
Örneğin neler bize umudu çağrıştırır, neler bize güç verir, umuda olan inancımızı tazeler ?
Alın teriyle, emeğin değerini bilen, yalan söylemeyen, insanı aşağılamayan, aldatmayan, hırsızlık yapmayan, kadınlara kaba davranmayan,çevreye duyarlı insanların varlığını bilebilmek, onların giderek çoğaldığını görmek...
Aslında yoksul olduğu halde, bulduğu yüklüce bir parayı araştırıp sahibine iade eden, hiçbir karşılık beklemeden mutlu olan insanı bilmek...
Paranın yanlış verildiğini fark ettiğinde müşterinin arkasından yetişip parayı iade eden, haksız kazancı reddeden esnafı tanımak...
Hangi partiden olursa olsun, doğru bildiğini iradesiyle, uygun bir üslupla çekinmeden söyleyen, halkın yararlarını savunan, dinleyen, çözüm üreten milletvekilinin varlığını bilmek...
Kendi partisine oy vermeyen bir yöreye de ön yargısız hizmet götürebilen, halkıyla empati kurabilen yerel yönetici, dürüst politikacıyı tanıyabilmek...
Engelli vatandaşlarımızın varlığını kabul edip, onlara uygun iş imkanları sunan, çalışmasının gerçek karşılığını veren, çalışanların sigortasını yaptıran dürüst iş yeri sahibini bilmek...
Halk sağlığını düşünüp katkılı gıdalara, zararlı besinlere, hormonlu sebze ve meyveye karşı çıkan esnafın varlığından haberdar olmak...
Hastalıklardan önce koruyucu hekimliğe önem veren, hastasını dinleyen, anlamaya çalışan, hastasını kurtarmak için her çabaya başvuran Hippokrat Yeminine sadık kalmış doktorların varlığını bilmek.
İdealist bir öğretmenin, imkansızlıklar içinde öğrencilerini yetiştirmek için çabalayarak her şeye rağmen onları" kendine yeter" uygun bireyler olarak yetiştirdiğini bilmek...
Bilgisini uygun biçimde kullanıp, kentlerin görüntüsünü bozacak her tür yapılaşmaya hayır diyebilen, depreme dayanıklı sağlam konutlar inşa edilmesine önayak olan dürüst mimar ve mühendislerin güvencemiz olduğunu bilebilmek...
Yerin yedi kat altındaki madende çalışan işçinin de, yerin üstünde bir inşaat asansöründe çalışan bir işçinin de can güvenliğini düşünüp gerekli önlemleri alan işverenlerin varlığını bilmek...
Halka yasalar çerçevesinde uygun şekilde davranan, kaba kuvvet, orantısız güç uygulamayan, toplumsal olaylarda halkın güvenliğini koruyan, toplum ve gençlik psikolojisini bilen, ancak yasa dışı davranışlarda yeterli uyarıları yaptıktan sonra önlem alan güvenlik güçlerini görebilmek...
Hayvanlara gerekli duyarlılığı gösteren, yaralı bir hayvanı iyileştirmek için çareler arayan, yardıma muhtaç her canlıya yeterince sevgi ve özen gösterebilen kişilerin farkına varmak...
Çevremizde, yakınımızda ya da uzağımızda bütün bu insanlar, olaylar, durumlar bize umudu düşündürür. İçimizde umut ışığının parlamasına neden olabilir." 2015 Umut Yılı" olsun diyebilmeyi öyle içtenlikle istiyorum ki. Yeni yıl umutsuzlukların üstüne umut taşısın. Tek tek her birimiz birey olarak, vatandaş olarak, insan olarak çaba harcamazsak umuda nasıl yer açarız?
Tüm dünya için, Türkiye için 2014 beklendiği gibi bir yıl olmadı. Ama her yıl yeniden umut yüklenir insanoğlu. Şimdiden beklenti içine girdik bile. Ne olur bu yıl "boş umutlar yılı" olmasın.