"Beni buraya ilk getirdiklerinde çok korktum. Tam karşımda şişman bir teyze; Kırmızı şapkalı kızın masaldaki anneannesi sanki. Gözünde kocaman gözlükleri, boynunda tülbenti. Ama sonra kötü kalpli olmadığını anladım. Sanki bütün masal kahramanları oradaydı. Sonra hepsi arkadaşım oldu."
"Annemle beraber içeride 8 kişi vardı. Bir de ben 8.5 onlar beni yarım sayıyorlardı. Onlara göre ben konuk, onlar ev sahibi... Hepsi beni çok seviyordu. Öğleden sonraları ben okuluma-kreşe gidip gene dönüyordum."
"Ben neden buradayım" diye soruyordum kendi kendime. Çünkü annem burada. O neredeyse ben de orada. Annem bensiz yapamaz. Mahalledeki arkadaşlarım: "Sen ne suç işledin ki içeridesin?" diyorlar. Ben suçlu değilim. Ben sadece annesine düşkün bir çocuk. O uğursuz gün olmasaydı-annem öyle diyor- ikimiz de burada olmayacaktık..."
"Komşuların bile duyduğu büyük kavga, babamın anneme vurması, benim bağırmam, ağlamam ve annemin masanın üstündeki büyük bıçağı kapması... Her şey bir anda oldu. Hastanede gözümü açtım önce...Sonra tutuk evindeydik."
"Burada gündüzler geçiyordu da geceler uzundu. Annem sık sık bağırarak uyanırdı. Diğerlerinden konuşanlar, sayıklayanlar olurdu. Bazen sessiz sessiz ağlayanları duyardım, bazen de fotoğraflara bakıp iç çekenleri. Sabah olunca sevinirdim. Bebeğim hep yanımdaydı. Onunla konuşurdum en çok. Günleri sayardık. Çıkınca neler yapacağımızı anlatırdım ona. Sanki o da sevinirdi, ya da bana öyle gelirdi."
"Mahalledeki arkadaşlarımla oynamayı çok özledim. Salıncak,kaydırak, bisiklet... Sayı saymayı ben burada öğrendim. Herkes gün sayıyordu; Bir gün geçti, bir çizgi, bir gün daha- bir çizgi daha... 6. yaş doğum günümü burada kutladık. İçerideki en genç abla-Yeter Abla- bisküvilerden bir pasta yaptı. "Sıla bir dilek tut" dediler." Annem hep mutlu olsun dedim . Başka ne dileğim olur ki?"
"Dışarıda bahar var. Kuş sesleri, kokular baharı müjdeliyor. Ama ben içeriden değil de, annemin elinden tutarak onları dışarıdan izlemek isterdim. Kuşlara yem verirdik. Kırda piknik yapıp çiçek toplardım. İçeride oyun gibi yapıyorum, oynuyorum ama içerisi dışarısı gibi değil ki... Dışarıda güneş var, içerisi yarı aydınlık. Mağara gibi sanki..."
"Pencereden ta uzaklarda bir nehir görülüyor. Nehirde kuşlar... Keşke bir sal veya sandal olsa o nehirde. Akıp gitsem çok uzaklara. Annem beni bulmaya gelir nasıl olsa. Gelir değil mi? Nehrin üzerinde bir tahta köprü olsa , karşıya geçsem yavaş yavaş. Çimenlere bassam, yemyeşil çimenlere... Sonra o çimenlerde koşsam... koşsam...yorulsam, uzansam upuzun. Gökyüzünde güneş ısıtsa beni, sarsa, kucaklasa annem gibi...
"Tüm çocukların daha iyi koşullarda yaşaması dileğiyle...)
Bu cocuklara cok uzuluyorum. Yeni düzenlemeler yapilacakti. Harika bir yazı olmus.
YanıtlaSilÇocukların kötü anılarla geleceğe yol alması gerçekten çok kötü oluyor. İlerde toplum da bundan olumsuz etkileniyor. "İçeride çocuk var" adı altında bir proje gündemde. Çocuklara gelişmiş ana okulları
Sildüşünülüyor. Güzel bir girişim ama sayıları yeterli değil.Umarız geliştirilecek.
Çok teşekkürler, sevgiler...
İçerde de dışarda da kimse hakettiği hayatı yaşamıyor. En acısı da çocukların bu haksızlıklara kurban gitmesi. Offf offff! Çok güzel bir anlatım...
YanıtlaSilÖzellikle çocuklar hayatlarının bu en güzel dönemlerinde daha güzel bir hayat yaşamalılar değil mi?
SilBir ömre neler sığdırılabilir. ne güzellikler yaşanabilir. Oysa çoğu kez "parçalanmış hayatlar" senaryoları yazılıyor adeta.
Çok teşekkür ederim. Sevgiyle...
Kesinlikle plan yapmadan 23 Nisan günü "Şimdiki Çocuklar Harika" Aziz Nesin'yı okudum. Ne yazık ki en çok hatalarımızı çocuklarımız üzerinde yapıyoruz:(( Öğretmenim sevgilerimle ve saygılarımla.
YanıtlaSilBir 23 Nisan Günü Şimdiki Çocuklar Harika'yı okumak ne güzel. Öyle hoşuma gitti ki... Bir zamanlar benim de çok severek okuduğum, düşündüğüm, güldüğüm harika bir kitaptır. Hediye olarak da götürmeyi tercih ettiğim bir kitap.
SilBilerek veya bilmeyerek yapılan hatalar çocukların yıllarına mal oluyor.
Çok teşekkür ederim. Selam-sevgiler...
Ahh ahh...:( Kalemine sağlık... Böylesi zor yaşamların yanında şikayet ettiğim zamanlarda kendimden utanıyorum... Çocuklar, o günahsız çocuklar... Çok üzücü:( Sevgiler...
YanıtlaSilBen de bazen düşünürüm de farkında olmadığımız, bilmediğimiz öyle dramlar yaşanıyor ki...
SilBen de gazetede okuduğum "İçeride Çocuk Var" Projesinden etkilendim. Kafamda bir öykü kurguladım. Çocuklarla ilgili yazmayı seviyorum. Aslında öyle güzel şeylere layıklar ki.
Sevgiyle...
masum çocukların hayatın olumsuz payından nasibini almaları gerçekten yürek parçalayıcı..
YanıtlaSilçok iyi anlatmışsınız, bir çocuğun ufkundan unutulan ama hep var olan o dünyaları..
Çocukların acıklı hayat öyküleri benim daha çok içimi acıtıyor. Büyükler unutsa da çocuklar kolay kolay unutmuyor. O yara hep kalıyor. Keşke onların o saf ve masum dünyalarını aydınlatabilsek...
YanıtlaSilUçurtmayı Vurmasınlar adlı film geldi aklıma. Demir parmaklıklar ardında annesiyle birlikte kalan çocuklar ağır bir travma altında aslında. Dış dünyaya uyum sağlamakta zorlanacakları aşikar. Acısı daha sonra kötü çıkıyor, içlerinde arabalardan, ağaçlardan bile korkanlar oluyormuş.Mevsimleri bilmeden yaşamaları çok acı. Öte yandan anneleri için de çok farklı zorluklar içeriyor.
YanıtlaSilBu durum için imza kampanyaları başlatıldığını okumuştum geçen gün. Anaokuluna gidebilmeleri için başlatılmış projeler de var. Umarım hepsi amacına ulaşır ve olması gereken gerçekleşir. Sayıları 500'ü bile bulmayan bu çocukların bu şekilde devam etmeleri toplumun ve devletin ayıbı değil de nedir zaten.
Böylesi hassas bir konuyu öyküleştirerek çarpıcı bir şekilde kelimelere döktüğünüz için teşekkürler Makbule Hanım. Sevgiyle...
Öyle hassas bir konu ki, ne kadar yararlı, ne kadar zararlı tartışılır. Anne sevgisinden mahrum olmamaları işin güzel tarafı, ama o kadar olumsuz şeyler de görüp öğreniyorlar ki. "İçeride Çocuk Var" projesi beni de düşündürdü, bu öyküyü kurgulayarak yazdım. Ama sadece 8 anaokulunda uygulama çok yetersiz. İleride geliştirilebilir belki. Çok küçük yaştan olgunlaşmaya zorlanmaları düşündürücü.Dışarıda onları her yönden tehlikeli bir hayat bekliyor. Önlem alınması şart.
YanıtlaSilYorumunuzla katkıda bulunduğunuz için ben teşekkür ederim.
Selam-sevgiler...
çok güzel zevkle okudum :) bloğunuzu da çok sevdim ve takibe aldım bende beklerim bloğumu takibe alırsanız sevinirim esen kalın!!
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim. Başka bir sosyal medya hesabım yok. Yazmayı seviyorum.
YanıtlaSilAz önce bloğunuza uğradım. Verilen bağlantıdan giremedim. Oldukça uzun bir bağlantıydı.Hesabımın yeterli olmadığı gibi bir açıklama vardı. Oysa aynı hesapla hep işlem yapıyorum.
Sevgiler...
Acılardan uzakta, güzel anılarla yetişen çocuklarımız olsun.
YanıtlaSilÇocuk dünyasına zarif cümlelerinizle değinmişsiniz. Teşekkürler Makbule Hanım, sevgilerimle...
Çocuklar saflıklarıyla, masumiyetleriyle her türlü kötülükten uzak yetişebilseler keşke...Çocukları gerçekten çok seviyorum. Onları hep daha güzel bir dünyada hayal ediyorum.
YanıtlaSilBen teşekkür ederim. Sevgi dolu bir dünya özlemiyle...