Bazı yazılara başlamak güçtür; Aslında zihninizde anlatmak istediğiniz o kadar çok şey vardır ki, yeterince aktaramayacağınızı düşünürsünüz. Değerine inandığınız bir şeyin, yeterince hakkını veremeyeceğiniz endişesi gibi. Oysa ne çok şey vardır dağarcığınızda. Düzenlemek, toparlamak gerekir. Düşünürsünüz, tasarlarsınız-kuluçka dönemi uzun sürer- ve gün gelir iç sesiniz dürter sizi-daha ne bekliyorsun-der adeta.
Bilenler bilir; eskiden okullarımızda Türkçe ve Edebiyat dersleri ile birlikte Kompozisyon dersleri vardı. Yazım kurallarına uyarak, yazılı anlatımlarımızı "Giriş--Gelişme-Sonuç" bölümlerini dikkate alarak yazmamız istenirdi. En zoru başlamaktır. Bir başladınız mı sözcükler kendiliğinden akar gider. Çalışma temponuza göre; bazen parmaklarınızın ya da beyninizin işlerliğine kaleminiz veya klavyeniz isyan edebilir. Ama bilgisayar kullanımında usta olmayıp iki parmağa yüklenenlerde gecikmeleri bağışlayın lütfen.
Yazımın başında yer alan katalog; "ÜMRAN AYHAN-Retrospektif" adıyla Ankara-Aşıkça Yayınevi tarafından 2023 Temmuz Ayı'nda kuşe kâğıda basılmış 400 sayfalık bir eser. Sanatçı-Öğretmen-Ressam Ümran Ayhan'ın yıllar boyu devam eden çalışmalarını içine alan bu değerli eser;14 Şubat 2023'te (amansız bir hastalık sonucu kaybettiğimiz) değerli sanatçının eşi Hikmet Ayhan tarafından yazılmış. Sanatçının çocukları; kızı Rengin ve oğlu Gencay da hazırlık aşamasında babalarına yardımcı olarak bu kalıcı çalışmaya katkıda bulunmuşlar. Çevrelerindeki dostların da yardımlarıyla bu güzel eser hazırlanmış.
D:1 Haziran 1954 Ö: 14 Şubat 2021
Günlerdir hayranlıkla, imrenerek, takdirle okuduğum, izlediğim Retrospektifi tanıtım konusunda Hikmet Ayhan'dan izin aldım. Ancak alıntılarımı seçerken pırıl pırıl sayfaları çizmeye kıyamadım, sadece minicik noktalar koydum. İnce parmaklarım, yeterince güçlü olmayan kollarımla eseri kaldırmakta zorlandığım zamanlar oldu. "İyi ki kitaplığımızda artık böyle bir katalog var." diyorum. Hikmet Ayhan'dan tanıtım amacı ile birkaç görsel rica ettiğimde; bu dev eseri kargo ile evimize kadar gönderen sevgili Rengin Ayhan'a sonsuz teşekkürler. (Kargoyu taşıyan personel mutluluğuma ve mahcubiyetime tanık oluyor.)
Ümran Ayhan; İzmir Buca Eğitim Enstitüsü Grafik ve Resim Bölümü'nden mezun. Kız kardeşim Emel (Gültekin) Yanar'ın sınıf arkadaşı. "Rahmetli" demeye dilim varmıyor; Ümran, okula birincilikle girmiş, çok yetenekli, çalışkan, yaratıcı, üretici, dünyaya sevgiyle bakan bir genç kız. Okulda yatılı öğrenciler olarak öğrenim görüyorlar o yıllarda. (1972-75)
Ümran ve Emel, yatılı okul arkadaşlığının olumlu yanlarını paylaşıyorlar. Bir dönem tatilinde; Ümran Emel'le birlikte Adana'ya geliyor, ailemizle tanışıyor, nazik, naif kişiliği, sıcak, içten davranışlarıyla gönlümüzü fethediyor. Bir başka zamanda, Emel ve ben Ümranların Kuşadası'nda yaşadıkları eve konuk oluyoruz. O yıllarda otobüsle yaklaşık 15 saatlik bir yolculuktan sonra, Ümran'ın annesi Melâhat Teyze'nin sıcak sıcak ikram ettiği zeytinyağlı yaparak sarmasını unutamam.
400 sayfalık Katalog RETROSPEKTİF, "İÇİNDEKİLER" bölümüyle sayfalarını açıyor: Katalog başlığı altında; Sanatçı Ümran Ayhan'ın yaşamı boyunca severek yaptığı uğraşıları, çalışmalarından örnekler sergileniyor. Böylesine çok yönlü çalışma bir ömre nasıl sığdırılır diye düşünmeden edemiyorsunuz.
SUNUŞ"Nasıl geçtiğini anlamadığım kırk yıl sonunda, çok sevdiği mesleğinde öğrenci yetiştirmek için zaman kavramı tanımayan bir öğretmen, vefalı bir evlat, çocuklarına delicesine düşkün bir anne, fedakâr bir eş, duyarlı bir sanatçı, yetenekli bir ressam olan eşim Ümran'ı kaybetmek, bende yeri doldurulamayacak derin bir boşluk yarattı." diye başlıyor... (Hikmet Ayhan)
Vefalı , sadık, alçakgönüllü, düşünceli bir eş Hikmet Ayhan; eşinin kaybıyla doğan boşluğu, o'nun adına ölümsüz bir eser yaratarak, çok güç ama kalıcı bir uğraşla doldurmaya çalışmış. "Sunuş" yazısında kabarık bir teşekkür listesi var. Kataloğun hazırlık aşamasında, katkıda bulunan herkese hassas ve ince bir düşünceyle teşekkür edilmiş.
Sunuştan sonraki dört sayfalık "ÖNSÖZ" ;Ümran Ayhan'ın öğrencisi Prof. Dr. Mehmet Eryılmaz tarafından yazılmış. İlk satırlar şiir gibi.
Ümran Ayhan'ın kişiliği, olaylara-dünyaya bakış açısı, insan ilişkileri, sanat anlayışı, eğitimci kimliği, üstün nitelikli insan özelliklerini;" İZLENİMLER, DÜŞÜNCELER" Bölümündeki ad ve kimlik belirterek yazılan notlardan öğreniyoruz.
Zamanında tanıyamadığımız, değerini bilemediğimiz, pek çok insanımız gibi; insanlık adına üreten, emek harcayan bir sanatçıyı, bir güzel ve özel insanı; yakınları- tanıyabildikleri kadar- anlatmaya çalışmışlar:
ne kadar önemli sanat tarihi dersleri...hani bir söz var ya, zamanda 50 yıl geriye gitsek 100 yıl ileriye gitmiş gibi olacağız diye. öyle gerçekten...o yılların lise mezunlarının edindikleri bilgiler şu andaki üniversite mezunlarında yok ne yazık ki...Ümran Ayhan hocanın da ruhu şad olsun...
YanıtlaSilÇocuklar ve gençler, içlerindeki gizil güçlerin keşfedilmesini beklerken dünya nelerle uğraşıyor sevgili Şule. Köylerimizde yetenekli kadınlar tiyatro oyunları sergiliyorlar, gençler kısa metrajlı filmlerde ödüller alıyorlar, türkülerimiz opera sanatçılarınca değerlendiriliyor, ödüller almış engelli sanatçılarımız var. İlgisizlik ve umursamamak hayatlarını karartıyor.
SilBir zamanlar "Harika Çocuklar Yasası" vardı. Uygulanıyor mu acaba?
Bu değerli eseri topluma kazandıran öğretmen Umran Ayhan 'a Allah'tan rahmet diliyorum. Eşine, çocuklarına ve sizlere başsağlığı diliyorum. Tanıtım için çok teşekkür ederim değerli öğretmenim.
YanıtlaSilAna kaynak, Ümran Öğretmen tabii Hüseyin Öğretmenim. Ama ne güzeldir ki; sevdikleri ona harika bir jest yapmışlar , onu ebediyete uğurladıktan sonra eserlerini derlemişler, kalıcı- muhteşem bir katalogla anılarını yaşatıyorlar.
SilKatkınıza teşekkürler.
İtiraf etmeliyim ki haklarında tek kelime bilmediğim insanlarla tanıştım. Suç bende elbette ama bu kadar değerli insanları bizim gibi insanlara tanıtmayan basına ne demeli... Muhteşem insanlarla tanışmış oldum sayenizde Makbule Öğretmenim, bu kadar geç kalmışlığımın günahını basına, görsel medyaya atmış olsam da kendi kusurumun da farkına varmış oldum. Bundan öte daha dikkatli olacak, medyayı da dip köşe okuyacağım. Çok teşekkürler size; çok değerli insanları enfes ve miss gibi emek kokan satırlarınızdan okumak şahaneydi. İyi ki varsınız!
YanıtlaSilBen de çoğu zaman düşünürüm değerli blog dostumuz buraneros. Bugün haberlerde; kıyıda-köşede kalmış, zorluklarla mücadelesinden kimsenin haberdar olmadığı, bir güzel insan-bir kahraman tanıtılsa keşke, biraz içimiz aydınlansa derim.
SilAma sanırım zamanla "güzellik" ya da "kahraman" sözcüklerinin de içerik anlamları değişime uğradı. Her şeyin sahtesinin üretildiği bir çağda yaşıyoruz. Günü yaşamak, çıkarlara daha uygun düşüyor belki de.
Siz kendinizi hiç suçlamayın lütfen. "Hiçbirimiz Masum Değiliz." ne güzel bir roman adıydı.
"İnsanlık" bile takımlara bölünüyor. "Biz" kavramı parçalandı. Dünya birinciliklerini dahi, bırakın kutlamayı takdir etmeyenler var.
Katkınıza, iyi görüşlerinize çok teşekkürler.
Muazzam bir iş. Bir o kadar da duygu yüklü. Ümran Hanım'ı ve ailesini sizin özenli yazınız sayesinde tanıdım ve çok saygı duydum Sevgili Makbule Hocam. Çok teşekkür ediyorum.
YanıtlaSilGeri bildiriminiz için ben teşekkür ederim değerli arkadaşım.
SilBenim için de duygusal yoğunluğu güçlü bir yazı oldu. Eser o kadar mükemmeldi ki hep bir şeyler eksik kalacak duygusunu yaşadım.
Beni Ümran'la ve yıllar sonra, eşi Hikmet Bey'le tanıştırdığı için Kız kardeşim Emel'e de teşekkür borçluyum.
Sevgiyle.
Eh okuması uzun sürdü ama yazanın emeğine şapka çıkartmak lazım...kendi gibi narin ama güçlü süzmüş incelemelerini.
YanıtlaSilBildiğim ve tanıdığım isimler değil anlattıklarınız. adını duymadığım böyle değerli kaç kişiyi fark etmeden geçip gidiyor ömür diye hayıflandım. Resimleri çok beğendim. Son söz beni hayli etkiledi.
Elinize, emeğinize sağlık Makbule Hanım
Çok sevgili Mai, o sürpriz tanışmamızın üstünden kaç ay (aslında ayları içine alan kaç yıl ) geçti diye düşündüm bir an. Yorumlarını görünce -böylesi övgüler mahcup etse de- mutlu olduğum dostlar, iyi ki varlar.
SilDuyarlı, naif bir insanın armağanı "40 Şairin Eli" kitabım bir kaynak kitap gibi hep başucumda.
Umut ve iyi niyet tohumlarının ekildiği bir dünya özlemiyle...
Sizin farkındalıklı yaklaşımınızla bizlere ulaşan kıymetli eserlerin, okurlara ulaşmasını ve hak ettiği değeri bulmasını ümit ediyorum...
YanıtlaSilDeğerli öğretmenim, yeni yılınızı kutluyorum sağlık, mutluluk ve esenlik diliyorum..
Sevgiler..
Düşüncelerini ne güzel dile getirirsin sevgili Bahar. Sanatın her alanında; tanımadığımız, adlarını bilemediğimiz ne çok insan vardır ülkemizde. Sessiz sedasız güzel işler yapıyorlar.
SilEskiden TRT'nin ne güzel yılbaşı programları vardı. Bu akşam yerel kanallardan birinde, o günleri aratmayan dolu dolu bir program izliyoruz.
Sevgilerimi ileterek kucaklıyorum.
Mutlu seneler canım Makbule Hanım!
YanıtlaSilSağlıklı, huzurlu, nice güzel seneler diliyorum sizlere...
Kendi Dünyasında; sessiz-sedasız, yaşına göre daha olgun, kültürlü, kendisiyle barışık, genç bir arkadaş tanıdım bu yıl. Neden daha önce tanımamışım diye biraz üzüldüm de doğrusu.
SilKaleminden-pardon klavyesinden mi demeliydim.- aldığı güçle kararlı ve emin adımlarla yoluna devam ediyor.
Aynı içten dilekle ben de ona sevgilerimi iletiyorum.
Caanım annem kelimeler senden kolaylıkla aktığı için bence, aynı suyun hızıyla bize de ulaşıyor. Okucu da suda gider gibi zahmetsizce dolaşıyor aralarında...Bilmeden anlayamayız. Ümran Ayhan retrospektifini böyle incelikle, derinden anlattığın için gönülden teşekkürler. Bir sanatçıyı ve dünyasını anlama çabasına girdiğin için...Ve eşine, çocuklarına; bu paylaşım yolculuğunda emeği geçen herkese...
YanıtlaSilCanım, bugün günün büyük bölümünde benimle koşturduğun için halden anlarsın, bilirim. Bazen adlar çocuklara yüktür, kendileri seçmemişlerdir. Sezebilmek; farkındalık, duyarlılık, hassasiyet gerektirir. Sanatı uğraş edinenlerde, sanata yönelenlerde doğal olarak bulunur bu yetiler. Adının hakkını vermen bizleri de mutlu ediyor kuşkusuz.
SilYıllar önce blog dünyasıyla beni ilk tanıştıran sendin. Ben günlükler tutarken; "Anne sen yazmaya tutkunsun, neden paylaşmıyorsun? " demiştin, unutamam. Sular zamanla yavaşlıyor ama suyun akışına bir başka kaynaktan sen de uydun, seviniyorum.
Sanata-Sanatçılara saygınla, uzun zamandır göremediğim bir yorumunu okumak iyi geldi bana da.
Ümran Ayhan'ı bilerek, eserlerini tanıyarak, takdir edenlerin arasına katıldığın için teşekkürler canım.