Sağanak yağan yağmurlardan sonra insanın içini ısıtan güneşli bir gün; uzun zamandır evden çıkmamıştık. Eviniz huzurlu bir yuva haline dönüşmüşse kuşlar gibi yuvaya yerleşiyorsunuz. Özellikle erkekler huzur buldukları evlerinden kolay kolay dışarı çıkmak istemiyorlar. Dışarıda gürültülü, karmaşık bir dünya varsa , hele kent trafiği de huzursuz ediyorsa doğanın uyanışına tanık olmak amacıyla kısa yürüyüşler yapmak daha rahatlatıcı oluyor.
Zaman zaman dışarı çıktığımızda el ele etrafı gözlemleyerek kısa yürüyüşler yapıyoruz. Gören gözlerle baktığınızda bir ot parçası bile can buluyor, bir öyküye dönüşebiliyor. Ya da bir insan yüzünde kocaman bir hayat dramasının izlerini okuyorsunuz. Bir Merhaba, bir Günaydın size farklı bir hayatın kapılarını aralıyor.
Hayatımın hiçbir döneminde baharı bu denli güçlü ve yoğun yaşamamıştım. Orman içi bir alandayız. Bahar yağmurlarıyla birlikte her yer yeşile büründü. Ağaçlar çiçeklerle donandı, tomurcuklandı. Zeytin ağaçlarının altında beyaz ve sarı papatyalar açtı. Sanki onlarla yarışırcasına diğer çiçekler de boy gösterdi. Her renkte, her boyda bir göz zenginliği sunuyorlar. Bir ara yağmurun ardından bir dolu yağışı da görmüştük. Mevsimler çok yönlü bir gösteri sunuyorlar adeta.
Uzun yıllar yaşadığımız Akdeniz Bölgesi'nde mor salkım görmemiştim. Burada sokaklarda hemen her evin önünde cömertçe uzayan mor salkımlar var. Mor enerji rengi diye bilinir ama toplumca öyle büyük acılar yaşadık ki henüz o enerji içimize sinmedi. Çevrede zeytin ve çam ağaçları hakim. İnsanlar gibi bitkiler de yerini sevince, havaya ve toprağa uyum sağlayınca daha çabuk gelişiyor, uyum sağlıyorlar.
Burada zeytin ağaçları bir başka güzel. Adeta köklerinde enerji biriktirmiş gibi taze ve canlılar. Çamlar da Akdeniz Bölgesi'nde daha görkemli ve gösterişli görünürlerdi. Hele yaylalık bölgelerde, dağlarda ardıçlar, serviler, meşe ve köknarlar gökyüzüyle buluşurlar adeta. Akasya, leylak, manolya ve narenciye ağaçlarını özlüyorum. Görüntüleri, renkleri, kokularıyla belleğimde silinmeyecek izler bırakmışlar. Ağaçlar da insanlar gibi; Ya uzun süreli iz bırakıyorlar belleğinizde ya da unutulup gidiyorlar.
Makbule Abalı. 10.04.2023
heey son yazımda yorumda şey demişsiniz ya,
YanıtlaSil"Blog adının değişimi daha iyi olmuş. İzleyici tablosu değişmiş, sayı azalmış. Dizileri izleyemiyorum."
ne demek istediniz kii :)
Yorumu "Diziler" adlı yayınınızda yapmıştım. Cevabımı da orada verdim.
SilEsenlikler diliyorum.
yok blog adım her zaman sade ve derin idi, hiç değişmedi daha:) blogumun üstündeki resim ve isim hep aynı zaten :)izleyici sayım da hiç olmadı dört beş bin, yaklaşık olarak yılda 250 kişi üye oluyor, hiç eksilmedi daha üye sayım, her ay bikaç yeni kişi geliyor işte, 2500 lere yeni geldi daha :) hep çoğaldı yani üye sayısı :)
YanıtlaSilYanılmış olabilirim belki sevgili Derin. Ben yorumlarda da çoğu kez Derin diye hitap etmişimdir. Hatta düşünürdüm, onca yoğun uğraş arasında Derin , izleyici yorumlarına nasıl yetişebiliyor diye. Bloglar arasındaki dayanışmadaki rolünü biliyorum.
SilSevgiler.
ne güzel yaa ne şanslısınız. doğa insana sevgiyi, bilimi, sanatı öğretiyor ve huzur veriyor. çiçekler, mor salkımlar ne güzel evet yaa frezya en sevdiğim benim de :)
YanıtlaSilTeşekkürler Derin. Doğa, onu sevenlere, koruyanlara, görmek, öğrenmek isteyenlere yeterince yardımcı oluyor. Her şeye rağmen yeniden canlanmayı görmek güzel.
SilDoğa ile içiçe yaşamak güzel bir olay..
YanıtlaSilDoğa güzelliklerini cömertçe sergiliyor. Koruyabilsek, gelişmesine katkıda bulunabilsek her şey daha güzel olacak.
SilBloğunuzu severek izliyorum. Ancak sayfayı okurken süreklıi beliren Gif ler (doğru mu söyledim? ) çok sıkıntı yaratıyor. Bir yerde hata mı yapıyorum acaba?
Sevgiyle.
En üstteki mor çiçeklerden bizim bahçemizde de var:) Evimdeymiş gibi hissettim .
YanıtlaSilDuygularda yakınlık ne güzeldir. Bunu içtenlikle dile getirmek de...
SilSevgiyle.