TÜM DÜNYADA HER YIL 27 MART, ULUSLARARASI TİYATRO ENSTİTÜSÜ'NÜN
ÖNCÜLÜĞÜNDE "DÜNYA TİYATROLAR GÜNÜ" OLARAK KUTLANIYOR.
TÜM DÜNYADA SANATA VE SANATÇILARA SAYGIYLA...
Makbule Abalı-Eğitimci
27.03.2025 Urla-İzmir
TÜM DÜNYADA HER YIL 27 MART, ULUSLARARASI TİYATRO ENSTİTÜSÜ'NÜN
ÖNCÜLÜĞÜNDE "DÜNYA TİYATROLAR GÜNÜ" OLARAK KUTLANIYOR.
TÜM DÜNYADA SANATA VE SANATÇILARA SAYGIYLA...
Makbule Abalı-Eğitimci
27.03.2025 Urla-İzmir
Mesleğinizi severek seçtiyseniz yıllar boyu istekle, inandığınız değerler doğrultusunda benimseyerek sürdürüyorsunuz. Çalıştığınız alan Eğitim-Öğretim ise sorumluluğunuz bir kat daha artmıştır.
Bir ülkenin geleceğinde görev alacak çocuk ve gençler geleceğin yetişkinleri olarak ilerleyecekleri uzun yola hazırlıklı ve donanımlı çıkmak zorundadırlar. Her çocuk ayrı bir dünya olduğu gibi, kişilik özellikleri, davranışları ve beklentileri çok farklı öğretmenler de şans ya da şanssızlık sayılabilir.
Yıllar öncesini düşündüğümüzde; gelecekle ilgili hatalar, yanlış alınmış kararlar, uygulamalar, örnekler bugünkü yolumuzu belirlemede çok yardımcı olabiliyor. Akıl- mantık ve duygu çerçevesinde alınan kararlar, konuşarak-görüşerek-uzlaşarak planlandığında çalışmalar da çok daha yaralı ve sağlıklı ilerleyebiliyor.
Öğrencilerine her zaman bir konuyu yeterince anlayıp değerlendirebilmeleri için soru sormayı, danışmayı, fikir alışverişi yapmayı öneren bir öğretmenin kendisi de iyi örnek olmak zorundadır. O bir rol-modeldir.
İstanbul-Çemberlitaş Yüksek Öğretim Kız Öğrenci Yurdu'nun 8 kişilik odalarında, yurdun dört köşesinden hatta yurt dışından gelen arkadaşlarla yıllar geçirdim. Teyzemler ve bir amcam İstanbul'da idi, hafta sonları onlara giderdim.
Uygulama tezim; Stanford Binet Zekâ Testinin Türkiye'de Uyarlanması amacı ile 13 yaş çocuklarına uygulanması idi. Pertevniyal ve İstanbul Erkek Lisesi'nde 100 gencimize uyguladım. Çok zeki öğrenciler vardı. Ne oldular, nerelerdeler hep merak ederim. Umarım hak ettikleri yerlere ulaşmışlardır. Hayat amaçlarını belirlemiş, ne istediğini bilen öğrenciler, diğerleri arasında fark yaratmış öğrenciler , çok parlak başarılara da imza atıyorlar.
Mezuniyet sonrası isteğimle Adana Rehberlik ve Araştırma Merkezi'ne Uzman Rehber olarak atandım. O yıllarda 2/3 kararname ile liselere psikoloji, felsefe, mantık ve sosyoloji derslerine haftada 8 saat öğretmen olarak gidiyorduk. Adana Karşıyaka Lisesi, Paksoy Kız Lisesi, Adana Erkek Lisesi çok severek derse gittiğim okullar oldu.
Yazımı dün yayınlamak isterken, sağlık sorunları, dopdolu bir günün yorgunluğu, doktora, eczaneye, ev işlerine, alışverişe yetişme çabaları beni engelledi. 7+15+35+21 yılın hikâyesini anlatmak kolay değil, bağışlayın.
Mesleğinize- işinize gönül vermişseniz sağlığınız elverdiğince "Hayat Boyu Eğitim Gönüllüsü" olarak yaşamınızı sürdürüyorsunuz. Bu yazıyı tamamlayamamak sonra çok içime batar. Kendimi tanıyorum. Videoları bile seçerek yerleştirmiştim. Aynı başlıkla hemen ikinci bir yazı yazabilmek için güç toparlamaya çalışacağım.
Sağlıklı-huzurlu-insancıl-aydınlık-barışçıl bir dünyada yaşama özlemiyle.
Makbule Abalı-Eğitimci
20. 03. 2025 İzmir-Urla
Dört mevsim on iki ayı barındırdı içinde
Haftaları, günleri, anları, anıları...
Baharları, yeniden doğuşu özledi dünya
Soğukların, fırtınanın, yağmurların ardından.
Kuşlar gökyüzünün maviliklerinde kanat çırparken
Ağaçlar, kuru dallar otlar yeşerirken
Bahar geldi sessiz sedasız...
Nereden-nasıl-ne zaman geldi habersiz,
Karlı, fırtınalı, yağmurlu günlerin ardından
Kardelenler, nergisler, menekşeler,
Mimozalar, çuha çiçekleri, siklamenler,
Arpa zambakları, şakayıklar, papatyalar
Ne zaman- nasıl açtılar?
Sessizce, usulca, yavaşça...
Bahara hazırlık yaptı kır çiçekleri,
Yağmur suyunu görünce canlandı hepsi
Çiçeklere toprak eklendi, güçlendiler,
Çiçekler tomurcuk, ağaçlar çiçek verdi yeniden.
Yeryüzünde iklimler değişirken
Dünyada yeni hastalıklar, virüsler çoğaldı
Direnç azaldı, aşılar, iğneler başladı
Sağlığı da önemsedi insanlar...
Koruyucu hekimlik yeterli değilse
Bilinç kazanamamışsa toplum;
Önce çocuklar yenik düştüler hayata,
İnsanları kaybettik birer ikişer,
Baharın ardından, yazı bekleyemeden...
İyileşmek, huzur bulmak, dirilmek istedi dünyalılar,
Bilgeler toplandı-karar aldılar;
Yüzyıllar ötesinden ustalar buldular
Hipokrat yeminine sadık hekimler
İnsanlar ve İnsanlık adına göreve koştular,
Dünya yeniden aydınlandı,
Güneş tüm evreni ısıttı...
Makbule Abalı-Eğitimci
İzmir-Urla 14.03. 2025
Tüm Dünyada sağlığa emek harcayan, Toplum Sağlığı için özveriyle gönülden çalışan Tıp doktorlarımıza, sağlık personeline sonsuz teşekkürlerimizle.
Sadece 14 Mart'lar değil, tüm günleriniz bayram coşkusu gibi başarılarla, iyilik ve güzelliklerle geçsin.
Her zaman inanarak vurguladığım bir düşüncem var; Hayat boyu öğrenme bitmiyor. Dünyanın her yerinde çocuklardan ve gençlerden öğreneceğimiz öyle çok şey var ki. İnkâr edilmez bir gerçek bu. Adeta karşılıklı bir alışveriş gibi. Onları doğallıkları içinde gözleyip izlediğinizde-gözlediğinizde farklı bir dünyaya adım atmış gibi oluyor, küçük mucizelere tanık oluyoruz.
Ünlü bir eğitimcinin hiç unutulmaması gereken bir sözü kulaklarımda, beynimde yer etmiş: "öğrencilerine öğrenme hevesi aşılayamayan bir öğretmen, soğuk demiri dövüyor gibidir." Eğitim tarihi, pedagoji, psikoloji; bu düşüncenin yaşanmış örnekleriyle dolu. Öğrenmeye, gelişmeye hazır nice çocuk ve genç anlaşılamadan "Başarısız" sayılarak okuldan, eğitim-öğretimden uzaklaşmış. Gecikmeli bile olsa, yolunu-yönünü bulabilene ne mutlu.
Dünyanın pek çok yerinde olduğu gibi ülkemizde de tanımadığımız, üstün yeteneklerinden haberdar olmadığımız, farklı alanlarda bazen rastlantı sonucu medyada haber olabilmiş harika beyinler var. Neden onlarla gurur duymayalım, neden varlıklarından haberdar olmayalım?
Bugün küçük bahçemizde sokak kapısında yetişen papatyalarla öyle mutlu oldum ki. Coşmuşlardı adeta. Biraz sevgi, biraz ilgi, yeterince su ve güneş onlara can katmıştı. Sade kır çiçeklerinin arasında Gala çiçeği bile çok da abartılı durmuyordu. Dayanıklı zeytin ağacı ile dayanışma içinde olmaları, günlerdir baharı bekleyen bizi de etkiledi, sevindirdi.
Çocukları küçük yaşlardan itibaren örnek alabilecekleri masallarla, gerçek öykülerle, ders verici efsanelerle büyütmek, geleceğe, yarınlara yatırımda bulunmak gibidir. Daha güzel bir dünyaya atılacak yararlı tohumlar tüm insanlığa katkı sağlayacaktır.
Makbule ABALI- Eğitimci
10.03.2025 Urla
5 Aralık 1934- Türkiye Cumhuriyeti'nde günümüzden 89 yıl önce kadınlarımıza seçme ve seçilme hakkı tanındı. Verilmiş hakların, yaşanan yıllar içinde uygulanabilir olması konunun can damarı. Beklentilerin, umutların gerçekleşmesi dileğimizdir.
Yüce Önder M.K. ATATÜRK'Ü minnet ve teşekkürlerimizle, saygıyla anıyoruz.
Geçmiş yıllarda; farklı zamanlarda KADINLAR ile ilgili olarak yazdığım şiirlerden bazıları:
SIYAH BEYAZ FOTOĞRAFLARDAKİ KADINLAR
Sayıları azalacağına giderek kabarıyordu
İstatistiklere her gün yeni bir kişi ekleniyordu
Bir kadın cinayeti daha, bir daha, bir daha...
Bazen bıçak, bazen silâh, bazen sopalarla.
Sığınma evine yetişemeden baba evine sığındığında,
Bazen kocası, bazen babası, bazen kardeşi, bir yakını.
Kadınlar hep aynı ; ezik, güçsüz, çekingen,
Kadınlar naif, hassas, kırılgan...
Karşı taraf güçlü, kaba, acımasız.
Her şey bir anda bitti, birkaç saniyede.
Bir öfke patlaması, bir duygu boşalması...
Bir ömür daha tükendi,
Bir kadın daha konu oldu haberlere,
Cansız bedenlere bir tane daha eklendi.
Kadınlar teker teker yerlerini aldılar.
Siyah-beyaz soluk fotoğraflarda...
Makbule Abalı-2 Şubat 2015
KADININ COĞRAFYASI
"Kendin için ne isterdin?" diye sordular bir kadına;
"Nerede dünyaya geleceğimi seçmek" dedi.
Bir başka coğrafyada doğmak, yaşamak.
Onun yöresinde böyle yaşamak kaderdi.
Annesiyle aynı kaderi paylaşmak,
Erkek kardeşi gibi vatandaş sayılmadan,
Haklarını bilmeden.
Yaşamında ilk çiçeği bir kadınlar günü almıştı
Bir markette herkese verirlerken.
Şaşırmıştı neden verdiklerine
Son çiçeği de bu oldu.
Onun yaşadığı coğrafyada kadınlar çiçek almazdı.
Emeğinin karşılığını bile alamazdı.
Dövülür, hırpalanır, iş yaparlardı,
Erkek güçlü, kadın zayıftı, güçsüzdü.
Bir kadınlar gününde anladı;
Kadının toplumdaki yerini, ailedeki rolünü,
Üretimdeki gücünü...
Biraz geç kalmıştı ama hayat devam ediyordu.
Makbule Abalı- 8 Mart 2021
DÜNYAYI KADINLAR YÖNETSEYDİ...
Dünyayı kadınlar yönetseydi;
Dünya daha temiz olurdu, anne eli değmiş gibi,
Düzenli bir yuva gibi...
Kim haklı, kim haksız kanıtlanır
Dünya daha adil olurdu,
Tüm çocuklar mutlu, karınları tok olurdu.
Dünyayı kadınlar yönetseydi;
Yoksullar, suskunlar kaba güce yenilmez,
Ödenmeyen vefa borcu kalmazdı...
Duygular ağır basar, insanlar daha duyarlı olurdu.
Gürültü, karmaşa biter,
Sanat değer kazanırdı.
Dünyayı kadınlar yönetseydi;
Kadınlar kişiliklerini kanıtlar,
Kavgalar, savaşlar sona erer,
Belki barış sağlanırdı...
Makbule Abalı- Aralık 2022
KARANLIĞI AYDINLATAN KADINLAR
Kadınlar; Karanlıktan aydınlığa çıkmak isteyen kadınlar
Güneşi özleyen, dünyaya renk katan kadınlar,
Paylaşımcı, yaratıcı, yapıcı kadınlar...
Bazen ana, bazen hayat arkadaşı, can yoldaşı,
Yol arkadaşı, dost, bacı, kardeş gibi kadınlar.
Maviye tutkun, doğaya hasret, ağaca, çiçeğe aşık kadınlar.
Zeytin ağacı gibi köklü, sağlam,
Çam ağaçları gibi çilekeş,
Kuru dallarda açan çiçekler gibi hassas, narin,
Mimoza gibi kırılgan, alıngan, duygulu,
Ve tüm ağaçlar gibi üretken, emekçi kadınlar...
Makbule Abalı- 8 Mart 2023
Güncelleme Notu: Kadınlarımızın haklarını ve sorumluluklarını, görevlerini bilerek; bilinçli, çağdaş, barış içinde, uygarca yaşamalarını dileyerek.
Ülkemizde 90 yıl önce, kadınlara ilk kez tanınan haklarla ; Başöğretmen ATATÜRK' Ü saygıyla, rahmetle, teşekkürlerimizle anıyoruz.
Makbule Abalı-Eğitimci
İzmir- Urla 8.03.2025