Bu Blogda Ara

13 Eki 2019

OKUL YILLARINDAN İZLER...



Her yılın, her dönemin kendine özgü anıları var. Hatırladıkça kah gülümsüyorsunuz. Kah yüzünüz buruşuyor, içinize bir sıkıntı çöküyor. Okulların açılmasından bu yana bir aydan fazla bir zaman geçti.
Geçmiş yılları düşünüyorum, bu günlerle kıyaslamalar yapıyorum.

İlkokulda her zaman haftanın ilk günü öğretmenimiz tırnak temizliği kontrolü yapardı. Katlanmış bir mendilin üzerinde parmaklarımızı öğretmene uzatır, tırnak kontrolünden geçerdik. Kızlarda saçlar ya iki örgü olur yada kulak memesi hizasında kesilirdi. Erkeklerin ölçüsü üç numaraydı.

Çocukluk işte, okul törenlerinde ciddi bir ortamda sessiz ve dik dururken gülme krizine giren arkadaşlarımız olurdu. Resmi bayramlarda stadyumdaki törenlere bütün okul şortlarla katılırdı. Kılık kıyafet konusunda okul yönetiminin katı kuralları vardı.  . Uymayanlara disiplin cezaları uygulanırdı. 

Törenlerde şort giyilirdi ama mini etek giymek yasaktı.  Bizler yerli malı kullanmaya özen göstermeyi okullarımızda öğrendik. Hangi arkadaşım nereliydi, hangi yöredendi, hiç hatırlamıyorum. Sormazdık ki, ihtiyaç duymazdık.
İnsan ayırt edilmezdi, insan aşağılanmazdı. Gururlu ve onurlu olmak, insan olmanın özellikleriydi.

 Resmi Bayramlarda stadyumdaki törenlere bütün öğrenciler okul giysileriyle veya şortlarla katılırlardı. O Yıllardan hatırladığım en önemli konu19 Mayıs Bayramlarına yıl boyu süren hazırlıklardı. Çok güzel jimnastik hareketleri hazırlanırdı. Dövme yaptırmak, tırnak uzatmak, makyaj yapmak düşünülemezdi bile.

 Ortaokul ve lise yılları, ergenlik dönemleri; Bir başka gözle dünyaya bakmak, insanları farklı algılamak. "Dünya benim, ben dünyayım " diyebilmek.

Cep telefonlarımız, bilgisayarlarımız, tabletlerimiz yoktu. Sigara içen çok az öğrenci olurdu. Bazen sınıflarda, bazen tuvaletlerde sigara kontrolü yapılırdı. Sınıf kitaplıklarımız vardı. Kompozisyon derslerimiz, edebiyat derslerinden ayrı saatlerde işlenirdi. Münazaralar, kitap tanıtımları yapılırdı. Şiirler okur, özdeyişlerle  ilgili açıklamalar yapardık.

Bizim zamanımızda özel okullar yok denecek kadar azdı. Ben hep Devlet okullarında okudum. Ama çok kaliteli öğretmenlerden eğitim gördük. İlkokulda mandolin, ortaokulda flüt çalmayı öğrendik.

Şimdi o günleri özlemek mi... belki hayır. Ama neden o günlerin değerini bilemedik diye düşünürüm zaman zaman. İnsanlarını, anılarını, etkinliklerini, söyleşilerini, insani değerlerini...Buruk bir özlem bu...

Makbule ABALI


12 yorum:

  1. Güzeldi. Bugüne uyarlanabilecek yenilikler de eklenirdi muhteşem olurdu.
    Güzel olan her şeyi yitirdik..okudukça hatırlıyorum, hatırladıkça da ...ah!diyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısınız, çoğu kez ben de öyle düşünürüm. Eskiyle yeniden bir karma yapılsa, gelişimler sağlansa. Ne güzel olurdu.
      Sevgiyle...

      Sil
  2. O iki örgü zorunluluğu yüzünden omuz boyundaki saçlarımı bir türlü uzatamazdım:) Bizler baya disiplinli bir okul hayatı geçirmişiz.Şimdi de çok serbest.Ortasını bulaydık iyiydi kanımca.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ortaokul son sınıfa kadar benim de saçlarım uzun ve iki örgüydü.
      Liseye geçerken kestirdim. Hala içimde onun acısı vardır.
      Okul disiplini ne kadar önemli bir konu. Ne aşırı baskıcı, ne çok esnek.
      Sevgiyle.

      Sil
  3. O nostalji hep yaşanacak galiba.Yakın zaman da çok genç bir blogger çocukluğunda dinlediği nostaljik şarkılardan bahsediyordu.Nostaljik dediği de 2000 yıllarda ki şarkılar.Çok tatlıydı :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Geçmişe özlem, insanın en doğal yanı sanırım. Hatırlarken de en az incitici yönleri hatırlanıyor. Çocuk masalları, çocuk şarkıları, çocuk kitapları en unutulmayanlardan.
      Katkınıza teşekkürler.
      Esenlikler diliyorum.

      Sil
  4. Eğitim sistemi gittikçe kötüleşiyor ve bizler eskiyi arıyoruz. Eskiden lise mezunu bile son derece donanımlı bir durumdaydı. Şimdiki profesörlere bakıyorum, bu mu profesör diyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hep düşünürüm; bir zamanlar Köy Enstitüleriyle, üniversiteleriyle, farklı eğitim sistemiyle dünyaya örnek olmuş bir ülke nasıl böylesine geriler?
      Düşüncenize aynen katılıyorum. Öyle büyük hatalarımız, eksiklerimiz var ki, insanın içi yanıyor.
      Esenlikler diliyorum,

      Sil
  5. Blogunuzu yeni keşfettim ve hemen takibe aldım.Zamanınız var ise sizi de beklerim ve bundan büyük mutluluk duyarım,sağlıcakla kalın.
    https://dizifilmkitaptavsiye.blogspot.com/

    YanıtlaSil
  6. İyi görüşünüze teşekkür ederim. Blogunuzu izlemeye aldım.
    Esenlikler diliyorum.

    YanıtlaSil
  7. ne güzeldi anılarınız :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler Derin. Ben de senin anılarını keyifle okuyorum.
      Esenlikler diliyorum.

      Sil