Bazı durumlar vardır;Duyarsınız, gazetelerde okursunuz, ekranlarda izlersiniz... Aynı anda pek çok duyguyu birden yaşarsınız. Şaşkınlık, endişe, hayret, panik... Hepsi karmakarışıktır.
Vicdan muhasebesi yapmaya çalışırsınız, içiniz rahat etmez. Adaletin terazisi gelir gözünüzün önüne. Dengesi bozulmuş gibidir, eşitlik yoktur kefelerde.
Kafanızda sorular bir karmaşa yaratır. Doğrularla yanlışlar mücadele eder. İyi nedir... kötü nedir... İyilik nedir... kötülük nedir diye kafa yorarsınız. "İyilik hali" bir değerler silsilesi midir yoksa sadece giysilerin düzgün olması, hazır ol duruşunda durma, sus deyince susmak, anlat deyince anlatmak mıdır? Bir insanın içindeki kötülük "iyi hal" göstermeye engel değil midir? "Mış gibi yapmak" çevresindekileri aldatmak için yeterli midir?
18 yaşından küçük 4 kız öğrenciye cinsel tacizde bulunduğu iddiasıyla yargılanan bir okul müdür yardımcısı "iyi hali nedeniyle" bir Anadolu Lisesine müdür olarak atandı. Taciz suçundan aldığı 3 yıl 4 ay hapis cezası, yeniden suç işlemeyeceği kanaati oluştuğu gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı kaydedildi. Yakalanmadan önce kaçtığı, mahkeme salonunda tüm kadınlara hakaret ettiği söyleniyor.
Hastane psikologları çocukların olaydan olumsuz etkilendiklerini, mağdur olduklarını ifade ederken adli tıp psikolojik açıdan olumsuz bir etkilenme olmamıştır ifadesine yer veriyor. O çocukların ruh sağlığının bozulmadığını kim garanti edebilir? Zedelenmiş adalet duygusunu kim onarabilir?
İlkokul öğrencilerinin karnelerinde, ruhsal dosyalarında "hal ve gidiş" bölümü vardır. Çocukların davranış ve genel durumları belirtilir, not olarak ifade edilir. Bu not bir dönem ya da bir yıl göz önüne alınarak verilir.Olumlu veya olumsuz davranışların gerçekçi ve objektif olarak kaydedilmesi istenir.
Toplumda acaba "iyilik" halinden geçerli not alıp dışarıda olan kaç "suçlu" vardır? Kime güvenip, kime inanacak, çocuklarımızı kimlere emanet edeceğiz...?
Kafanızda sorular bir karmaşa yaratır. Doğrularla yanlışlar mücadele eder. İyi nedir... kötü nedir... İyilik nedir... kötülük nedir diye kafa yorarsınız. "İyilik hali" bir değerler silsilesi midir yoksa sadece giysilerin düzgün olması, hazır ol duruşunda durma, sus deyince susmak, anlat deyince anlatmak mıdır? Bir insanın içindeki kötülük "iyi hal" göstermeye engel değil midir? "Mış gibi yapmak" çevresindekileri aldatmak için yeterli midir?
18 yaşından küçük 4 kız öğrenciye cinsel tacizde bulunduğu iddiasıyla yargılanan bir okul müdür yardımcısı "iyi hali nedeniyle" bir Anadolu Lisesine müdür olarak atandı. Taciz suçundan aldığı 3 yıl 4 ay hapis cezası, yeniden suç işlemeyeceği kanaati oluştuğu gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı kaydedildi. Yakalanmadan önce kaçtığı, mahkeme salonunda tüm kadınlara hakaret ettiği söyleniyor.
Hastane psikologları çocukların olaydan olumsuz etkilendiklerini, mağdur olduklarını ifade ederken adli tıp psikolojik açıdan olumsuz bir etkilenme olmamıştır ifadesine yer veriyor. O çocukların ruh sağlığının bozulmadığını kim garanti edebilir? Zedelenmiş adalet duygusunu kim onarabilir?
İlkokul öğrencilerinin karnelerinde, ruhsal dosyalarında "hal ve gidiş" bölümü vardır. Çocukların davranış ve genel durumları belirtilir, not olarak ifade edilir. Bu not bir dönem ya da bir yıl göz önüne alınarak verilir.Olumlu veya olumsuz davranışların gerçekçi ve objektif olarak kaydedilmesi istenir.
Toplumda acaba "iyilik" halinden geçerli not alıp dışarıda olan kaç "suçlu" vardır? Kime güvenip, kime inanacak, çocuklarımızı kimlere emanet edeceğiz...?
Katile, tacizciye, tecavüzcüye iyi hal indirimi.
YanıtlaSilDüzenin iyi insanları.
Düşünen, sorgulayan ve eleştirene ise mümkün olan en ağır cezalar.
Ben de bu yanlışlıkları içime sindiremiyorum Murat. ""Yanlışlık" diyorum, çünkü başka türlü olabileceğine ihtimal bile veremiyorum. Ülkemizin adaletine güvenimiz sarsılmamalı.
SilKeşke herkes hak ettiği yerde olsa. Hepimizin kafası, gönlü rahat olsa...
bu ve daha ne çok hikaye, ey insanlık!
YanıtlaSilNe çok hikaye değil mi...? Ürkütücü, korkutucu, insana "pes artık bu kadar da olmaz" dedirtici... Yoksa artık kanıksandı mı...?
Silbirçok değeri yaşadıkça enine boyuna sorguluyorum hayatımda.. buna benzer nice acı veren öykü dünyaya doğru yelken açan umutlarıma hep ket vurdu.. iyilik, iyilik hali gibi durumların doğru şekilde ayırt edilmesi için, adaletin gerçek manasıyla uygulandığı bağımsız, tarafsız bir yargı sistemi olmalı..
SilKeşke bu durumu sorgulayan, merak eden, araştıran insanlarımız çoğalsa. Ne güzel dile getirmişsiniz. Bu tür olaylar algılamamızı değiştiriyor, güvenimizi allak bullak ediyor. Suç ve ceza istenen biçimde karşılık bulmuyorsa, korku kol geziyorsa, toplum kime, nasıl inanacak, güvenecek...?
Silişte bu yüzden çocuklarımızı kimseye emanet edemiyoruz kapı önünde oynamalarına izin vermiyoruz bu çözüm mü tabii ki değil ama ne devlete ne yargı sistemine ne de insanlara güvenimiz sıfır. Ve işin en kötusu bu kadar gölgemiz altında büyüyen cocuklar da ilerde ürkek birer birey olacaklar. her türlü çıkmaz bir yol bu sadece allaha emanet diyebiliyoruz çünkü maalesef dışarısı iyi halden geçer not alıp suçlu olanlarla dolu.
YanıtlaSilÇok çok haklısınız. Benim de anne olarak, kadın olarak, eğitimci olarak isyanım bu yüzden. Kadın cinayetleri, tecavüzler, yaralamalar... Ardı arkası kesilmiyor. Güven biterse umut da azalıyor. Gene de tedbiri elden bırakmadan çocukları kollayıp kollamak lazım. Maalesef tek başına güçsüzüz. Sivil Toplum çalışmaları, eğitici toplantılar, kurslar daha geniş grupların eğitilmesini sağlayacaktır.
SilAdil bir yargı düzeni en büyük özlemimiz.
Adalet en kısa zamanda eski halini bulmalı, fetvalara kalırsak vay halimize..
YanıtlaSilİnanmak için, güvenmek için, kendini rahat hissetmek için insanların "adalet" arayışı hep sürecek. Keşke bu arayış çok uzun sürmese...
SilSanırım artık adaleti değil insanları sorgulama vakti. Çünkü, adalet denen şeyi insan idare ediyor. Benim için iplerin koptuğu yer yani inceldiği yer 8 yaşındaki çocuğa yıllarca yıllarca tecavüz eden ve bunu seyreden sessizliğe bürünen, ne yazık ki bizim gibi insan olarak anılan mahlukat idi. İnsanlar düzelmeli. Dünya ve insana dair her şey kendiliğinden düzelirdi o zaman. Tabii bu istek ne kadar gerçekçi ne kadar mümkün? Tartışılır.
YanıtlaSilSanırım hepsi bir bütün, hepsi birbirine bağlı.Yıllardır bu tür olaylar kabaran istatistiklerle sürüp gidiyor.Toplumun çok tepki gösterdiği bazı olaylardan sonra bile devam ediyor.Toplum vicdanı artık isyan ediyor. Ama ne yazık, güçlünün güçsüze kötülükleri kapalı gözler önünde sürüp gidiyor.
YanıtlaSilMaalesef ki ülkemizdeki adalet bu...Adam taciz etmiş sekiz yaşındaki çocuklara..halen iyi halden bahsediyoruz..Ne yi bekliyoruz tecavüz etmesini mi ???
YanıtlaSilHerhalde yasalarda boşluklar var. Bu kadar olamaz diyor insan. Can yakan, canı yananın halinden anlayamıyor ne yazık...
Silİnsanlığın düştüğü içler acısı durum malesef...
YanıtlaSilBir bataklıktan hiç çıkamamak gibi... Ve suç ortaklığı yapan. görmeyen, duymayan nice insan...
Siloff korkunc . Boyle pis insanlarin toplumdan uzaklastirilmasi lazim. iyi hal mi. zaten bu sapiklar normal insan gibiler. keske yok olup gitseler:(
YanıtlaSilAdil bir şekilde cezasını bile veremiyoruz. Ne yazık suçlular dışarıda, aramızda dolaşıyorlar.
SilSuç da suçlu da olmasa keşke...