"Hayatım boyunca okumak, yazmak hep bir tutkuydu benim için. Bu bir "ilk kitap." Başlangıcı yıllar öncesine, ilk gençlik yıllarıma uzanıyor. Bir hayat öyküsü değil. Ancak hayatın içinden; yaşadıklarımız, hayallerimiz, umut ve beklentilerimizin belki bir özeti. Kitabın sayfaları arasında bir yazıda, bir şiirde, bir öyküde belki kendi hayatınızdan da izler bulacaksınız. İnsanız; Farklı duygular yaşasak da , farklı davranışlarda bulunsak da hepimizin hayatında kesişen noktalar var.
Yazarken; Bir kadın duyarlılığıyla, 35 yıllık eğitimci birikimimle, ama en çok İNSAN kimliğimle yazmaya çalıştım. O yüzden içinde insana dair çok şey barındırıyor; özlemlerimiz, korkularımız, acılarımız, etkilendiğimiz her şey...Yazı ve şiirlerden bazıları yıllar önce tuttuğum eski günlüklerin sararmış yaprakları arasından çıkıp hayat buldu. Bazıları çalıştığım kurumlarda yazdığım yazılardan oluştu. Ancak büyük çoğunluğu, emekliliğimde kızımın ısrarıyla oluşturduğum, çok zevkle yazdığım bir blogdaki (Uçun Kuşlar ) yazılarımdan derlendi."
"GERİYE KALAN" adlı kitabımın önsözünde böyle diyordum. "İnsanın kendi adını taşıyan bir kitabının olması gerçekten büyük mutluluk. Artık benim de bir kitabım var." Bana göre ev, arsa, bahçe sahibi olmaktan çok daha büyük bir kazanç. Kitabın satışından elde edilecek gelir Türkiye Alzheimer Derneği Mersin Şubesi "Yaşlı Yaşam Merkezi" yapımında kullanılacak. Böylesine yararlı bir işte destek olabilmek daha da mutluluk verici. Bir tohumu canlandırmak, bir ağacı yeşertmek gibi..."
Yıllar öncesine, geçmişe uzanıyor düşüncelerim... Yazmak, her vesileyle yazmak ne güzel bir uğraştı benim için. Günlüklere yazmak, anı defterlerine yazmak, küçük notlar tutmak, uzun, upuzun mektuplar yazmak... Üniversite yıllarımızda cep telefonları yoktu. Yurt telefonu düzenli çalışmazdı, postanede beklemek de çok külfetli olurdu. Aile bireyleriyle haberleşme ihtiyacını mektuplar karşılardı. Her hafta yazardım, her şeyi detaylı anlatırdım. O mektupları hala saklarım. O yıllar için ne sağlam birer belgedir.
Yazmak...Kendini ifade etmek, düşünmek, yorum yapmak, anlamlandırmak... Yazmak hayatı, insanları, doğayı, bazen kendimi, yaşadığım zamanı...Yazmak ruha nasıl da iyi geliyor. Rahatlıyor, sakinleşiyor insan. Çevrenizle iletişim kurduğunuzda dünya küçülüyor, güzelleşiyor sanki. Anlar, anılar iç içe. Yaşanmış anlar anılara dönüşüyor. Geriye kalan koca bir anılar yumağı. Olumlu- olumsuz etkilendiğimiz her şey bir "hayat dersi" verircesine belleklerimizde yer ediyor...
Hayatımızda her dönem kendi özellikleriyle yaşanıyor. Geride yaşanmış anlar ve anılar kalıyor. İnsan ömrü, hayatın baharı ve sonbaharı gibi tüm mevsimleri barındırıyor içinde. Başlangıçtaki parlak, canlı renklerin yerini sona doğru soluk renkler alıyor. Ama her mevsim kendi içinde, kendi renkleriyle, kendi doğasıyla güzel. Tıpkı insan yaşamındaki dönemler gibi... Gün gelecek onca yaşanmışlığın ardından "Bir düş gibiydi hayat" diyeceğiz. Ve gene kendi kendimize mırıldanacağız; "Geriye kalan...? " Her şey yaşanmış ve geçmiş olacak. Geride kalan; yaşanmış "anlar ve anılar" bütünü olacak belki de...
Makbule Abalı- Eğitimci
Mersin-2014
İLETİŞİM: Türkiye Alzheimer Derneği Mersin Şubesi.
Dernek Sekreteri: Ayşegül Şimşek. Tel: +90 324 3364641
E-Mail: alzheimermersin@yahoo.com
Türkiye Alzheimer Derneği Mersin Şubesi
Yaşlı Yaşam Merkezi Yardım Hesabı -Kitap-" Geriye Kalan"
Türkiye İş Bankası Uray Şubesi Mersin IBAN: TR42 0006 4000 0016 6071 0532 44