Son ders zili çaldı
Resim dersiydi o ders
Resim çizdirdi öğretmen çocuklara
Konumuz, "Babanız ve siz" dedi
"Hayalinizdeki babanızı çizin" diye yineledi konuyu.
Her renkte, her boyda kalem dağıttı çocuklara
Siyah beyaz, sarı, turuncu, kırmızı, yeşil...
Çocuklar önce düşündüler bir süre
Sonra sarıldılar kalemlere...
Türlü çeşitli baba canlandı resimlerde ;
Bir küçük bakkal levhası market oldu önce
Sonra bir Alışveriş Merkezi, bir çocuğun resminde.
Bir başka resimde
Bir çocuğun elindeki minicik top
Kocaman bir futbol topuyla yer değiştirdi,
Baba kaleyi koruyordu tabii.
Bir Eskici dükkanı vardı bir resimde
Eskimiş ayakkabılar, küçülmüş giysiler, solmuş paltolar
Yeni giysilere dönüştü birden,
Adı "Son model giysiler dükkanı " oldu.
Çocuk bu ya! bir çocuk babasını çizdi
En güzel koltukta otururken,
Anne de vardı resimde:
Yorgun, saçları dağınık, asık yüzüyle.
Bir başka resimde sadece baba vardı
Kapıda, elinde boş cüzdanı
"Ben iş bulmaya gidiyorum" diyordu.
Sınıfın en çalışkanı babasını doktor olarak çizmişti,
Yüzünde maskesi, elinde ilaçları,
Kapıda "nöbetçi" yazısı.
Evde kalanlar da uyumamıştı o saatte.
Bir kız çocuğunun resminde bir öğretmen, elinde kitap
Kitabın üstünde bir yazı,
"Eski günlerdeki gibi Çalıkuşu olabilmek..."
Kağıt toplayan bir baba vardı, iki büklüm
Ve yanında yeni, pırıl pırıl kitaplar, kaplı defterler.
Bir madencinin oğlu da vardı sınıfta :
Resmi kapkaraydı ; Gökyüzü karaydı, evler kara, yüzler kara
Sadece parlayan bir güneş vardı resimde, altın sarısı
O da tepede değil, yerin yedi kat altındaydı.
Ve çocuklar vardı resimde ;
Güneşe ipler bağlayıp
Onu gökyüzüne çekmeye çalışan...
Zil çaldı, ders bitti okulda;
Çocuklar hayalleriyle baş başa,
Çizimler, düşler defterde, kağıtta,
Çıplak gerçekler dışarıda, yaşamda kaldı...
Makbule ABALI
Ekim 2022