Bu Blogda Ara

10 Tem 2019

YAŞAM KÖPRÜSÜ ...



Sağlıklı zamanımızdaki ruh halimizle hasta zamanımızdaki ruh halimiz ne kadar farklıdır. İyi günde, kötügünde aynı insan, iki farklı ruhsal yapı. İçimizi dışarıya yansıtıyoruz; yüz mimiklerimizle, beden dilimizle, ses tonumuzla, gözlerimizle, gülüşümüzle kendimizi dışa vuruyoruz. 

Hastalandığımızda doktor arayışına giriyoruz. Doktorlların iletişimi ne kadar önemli; Güler yüzlü olsun, alanında bilgili olsun, sorularımıza yanıt versin istiyoruz. Hastalıklar insanı biraz karamsarlığa sokuyor, bazı zamanlar ölümü dahi düşündürüyor. Yaşamla ölüm ince bir köprünün iki ucunda buluşuyor. Ve yaşamla ölüm hassas bir terazi gibi dengede durmaya çalışıyor.

İyi günde, kötü günde birbirini sınıyor adeta eşler; Yıllarca birlikte zorlukların üstesinden gelmeye çalışmışsanız, gene omuz omuza, el ele, kol kola zorlu bir yolda ilerliyorsunuz. Hastalıklar dış dünyayla bağlarımız belli ölçülerde kapatıyor, bazen kalın duvarlar örmemize neden oluyor. Her hastalık insanın yeniden kendini sorgulamasına, yeniden iç dünyasıyla hesaplaşmasına yol açıyor.

Her mesleğin kendine özgü özellikleri. farklı yetenek ve becerileri var. Özellikle doktorluk, insani özelliklerin ağır bastığı bir meslek. Doktorlara güvenmediğimizde hayat da kayıyor ayaklarımızın altından. Normal yaşam kesintiye uğruyor, hayatı adeta ağır çekime alıyorsunuz.

2019 bizim için sağlık sorunlarıyla başladı. Oldukça zor günler yaşadık. Yanınızda sizinle birlikte üzülen, canı yanan, adeta aynı acıyı paylaşan bir can yoldaşınız, eşiniz varsa hayat kolaylaşıyor elbette. Olağan zamanlardaki işlerinizi yapamadığınız dönemlerde işlerin paylaşımı, hayatı da kolaylaştırıyor. Bu durum kalabalıklar içindeki yalnızlığı daha farklı kılıyor. hayata anlam katıyor.

Sağlık hizmetlerinin bir ülke için nasıl önemli olduğunu bu yıl bir kez daha anladık. 2019 bayramlarını bile biz hep hastanelerde geçirdik. Sağlıkta öncelikle insana saygılı, sevgi yüklü, merhametli , iyi doktorların hasta için ne büyük güvence olduğuna bir kez daha yürekten inandık. 

Sesimize kulak veren, bizi zamanında duyan, insani özelliklerini kaybetmemiş tüm tıp insanlarını saygıyla, minnetle anıyoruz. Güler yüzlü, gözlerinin içi gülen, merhametli, işine saygılı tıp personeli iyi ki var.
Adını sayabileceğim değerli doktorlarımız iyi ki yanımızda olarak varlıklarını duyurdular. Ve siz sevgili Aynur Özge Hocam, her zaman gönül listemizde "Unutulmazlar" arasında yeriniz en üst sıralarda olacak.

İnanıyorum ki; özellikle eğitim ve sağlık sektöründe görkemli binalardan çok, işine gönül vermiş yürekli,  anlayışlı, merhametli insanlara ihtiyaç var.

Makbule ABALI