Bugün 30 Nisan. Baharın bitmesine sadece bir ay kaldı. Bu yıl baharı tam yaşayamadık. Mevsimsel değişiklikler insanlara da yansıdı. Bağışıklık sistemi çok güçlü olmayan ne çok insan, terk-i diyar eyledi. Beklenmeyen soğuklar zamansız çiçek açan ağaçlara çok zarar verdi Soğuk vurdu çiçeklere. Doğaya- dünyaya uyum sağlayamayanların çok canını yaktı bu bahar.
Geçen haftalar gibi, çok yoğun bir gün yaşadık bugün de. Ancak ayın son günü de bloğa uğramamak Nisan'a haksızlık olacaktı. Yıllardır eşim, "Önce Sağlık" diyenlerdendir. Zaman zaman bedenden gelen uyarıları dikkate almazsak insan makine değil ki, giderek iç ve dış sesler, beyni- duyu organlarını- ruhsal yapımızı etkiliyor.
Son günlerde eşim ve ben güne ; geçmiş yıllardan bir şiir, bir anı, bir türkü ile başlar olduk. Uzmanlar beynimize uygun uyaranlar verilmediğinde, .düşünmenin de yavaşladığını söylüyorlar. Yıllardır hiç dile getirmediğimiz pek çok şeyi böylece hatırlar olduk.
Cumhuriyet Dönemi öğretmenlerinden şair-yazar Faruk Nafiz Çamlıbel'in ünlü "Han Duvarları" adlı uzun şiirinin tamamını hatırlayamasak da bazı dizelerini birlikte söylemek, yorgun yüreklerimizi derinden etkiliyor, ruhumuzu rahatlatıyor.
HAN DUVARLARI (Bazı dizeleriyle)
"Gidiyorum, gurbeti gönlümde duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya
İlk sevgiye benzeyen ilk acı, ilk ayrılık!
Yüreğimin yaktığı ateşle hava ılık,
Gök sarı, toprak sarı, çıplak ağaçlar sarı...
Arkada zincirlenen yüksek Toros Dağları
On yıl var ayrıyım Kınadağı'ndan
Baba ocağından, yar kucağından
Bir çiçek dermeden sevgi bağından
Huduttan hududa atılmışım ben "
Faruk Nafiz ÇAMLIBEL
Şair, gelip geçen yolcuların han duvarlarına yazdıkları satırlardan etkilenerek , uzun şiirinin içine onlardan eklemeler yapmış, not defterine ilginç kayıtlar düşmüş...
O hanlarda kim bilir kimler nasıl, ne zaman, ne durumda kaldı?
Düşünmek, anılar yolculuğunu da başlatıyor.
Bu güzel şiir bana kısacık bir öyküyü hatırlatır: "Susan Kuş"
Çok eski çağlarda kanaryası ötmeyen bir çocuk varmış. Yolda karşılaştığı kişilere sormuş: "Kanaryam ölmesin istiyorum . Ne yapabilirim? Bir savaşçı "Kopar başını, hepten susar." demiş. İkinci kişi bir hukukçu: " Biraz zorlarsan ötebilir ." cevabını vermiş. Üçüncü kişi bir eğitimci: " Güzel davranırsan, sabırlı ve iyi niyetli, hoşgörülü olursan, sevgi ile yaklaşırsan neden ötmesin? " deyince çocuk, umutla beklemiş.
Bir süre sonra çocuk emeğinin, çabasının ödülünü almış. Kuşu iyileşmiş ve eskisi gibi coşkuyla şakımaya devam etmiş.
Yaklaşım, anlamaya çalışma, çözüme yönelik uygun davranışlar her yerde-her zaman ne kadar önemlidir gerçekten...
Makbule ABALI
30.04.2025 İzmir-Urla
Han duvarları ne kadar uzun ama ne kadar etkileyici bir şiirdir. babam rahmetli çok severdi. bir de bu şiire cevap şeklinde Aziz Nesin'in yazdığı dizeler vardır.
YanıtlaSilBeyaz Güvercin ise en güzel Timur Selçuk şarkılarından biridir. Ne güzel başladım güne, sayenizde...
Geçmişte okullarımızda edebiyat derslerinde dizelerini anlamlı olarak vurgulayarak okuduğumuz bir şiirdi sevgili Şule.
SilBabanı rahmetle anıyorum. Aziz Nesin'in o dizelerini bilmiyorum. Baba-oğul, değerli Selçuk Ailesi hep anılardadır.
Sevgiyle.
Makbule Hocam nisanı da uğurladık dün ve bugün bir başka bahar ayının başlangıcındayız. Şu ara tam bahar havasını hissediyorum ben, hafif serinliğiyle, yağmurlarıyla ve gün içinde ısıtan güneşiyle. Tüm bunların yanı sıra ruhsal yorgunluğu da hissediyoruz hepimiz ülkede yaşananlarla.
YanıtlaSilBaharların geçişi gibi onlar da geçecek dilerim.
Şiir de, öykü de her zamanki gibi çok iyi gelenlerden. Timur Selçuk' un şarkısı ise tam bir nostalji oldu. Teşekkürler ve sevgiler hocam. @>-----
"Bir başka bahar" oldu bu yıl gerçekten Sezer. Bazen ısıttı, bazen kış gibi karı, doluyu yaşattı. Kim bilir dünyamız daha ne mevsimler, ne iklimler geçirecek...
SilBizlere Momentos Radyo ,le çok yönlü, kaliteli yapımlar sunan senden bu yorumu almak mutluluk verici. Sağlıkla-mutlulukla güzel günlere .
Merhaba Makbule Hocam,
YanıtlaSil1 Mayıs Kutlu Olsun.
Blog Forum'da çekiliş var sizleri de davet ediyorum. Katılımlarınızı beklerim. :)
Merhaba. Blog Forum adı değişince bir an düşünüp ,yenilenmiş ve çok daha geniş bir izleyici grubuyla karşılaşınca sevinmiştim. Bloglarla yardımlaşmada ne büyük katkınız var.
SilBaharla birlikte emek ve dayanışmanızı kutluyorum.
🪻🪻
YanıtlaSilKısacık bir yorum, anlamlı bir çift görsel. N.Narda yoğun uğraşılarına rağmen yorum eklemeyi unutmamış. Teşekkürler.
SilÖğretmenim, Mayıs, ayların en güzeli size de güzellikler ve iyi sağlık getirsin <3
YanıtlaSilSadece Mayıs değil, ilkbaharın tüm ayları güzeldir ama Mayıs benim de en sevdiğim aydır doğrusu. Seninle pek çok konuda- sevgide, kederde, umutta mutlulukta, acıda,, hüzünde- ortak, ne çok ortak duygumuz vardır. İyi ki varsın...
SilCanım Öğretmenim, yüreğinize sağlık💞 Dünyamıza vicdan, sevgi, şefkat ve hoşgörü dolsun dilerim☀️🌻🙏💖
YanıtlaSilGüçlü bir Eğitim-Öğretim kadrosunda, başarının, farklı olmanın çok da kolay olmadığı bir okulda "Okul Birincisi" olarak mezun olmanı hiç unutmadım sevgili Feray. Üstün özelliklerini hep aynı çizgide sürdürdün.
SilGüzel dileklerin, benim de içten dileklerimdir.
Makbule Hanım, sizler de yazmasanız öğrencilik yıllarında edebiyat dersinde severek okuduğumuz, biraz daha gençlik yıllarımızın anılarında da farklı yerleri olan şiirleri unutup gideceğiz. Yüreğinize sağlık.
YanıtlaSilHan Duvarları Şiiri, bana her nedense hep Orta Anadolu'nun bozkırını, sessizliğini ve yalnızlığını hissettirir. Bunu özellikle Kapadokya Bölgesine giderken geçtiğim güzergahlarda hep yaşamışımdır.
Asıl bu şiirle ilgili ilginç bir anımı da paylaşmak istiyorum. Arıcılık yaptığım yıllarda Çankırı İli, Kurşunlu İlçesi Hocahasan yaylasında, koyunlarla ve kangal cinsi köpeklerle adeta haşır neşir olmuş, ehil bir çoban bir gün misafirimiz olmuştu. Biz diğer arıcı arkadaşlarla fıkra, hikaye, şiir konuşurken şiirlerden hatırımızda kalan bir kaç satırı okuyarak maharetimizi göstermeye çalışıyorduk ki misafirimiz Çoban da ''Ben de bi şiir okuyabilir miyim?'' dedi. Şaşırarak hep bir ağızdan ''Elbette'' dedik. Başladı Han Duvarlarını okumaya. El-kol hareketleri ve yüz mimikleriyle adeta yaşıyordu. Uzunca bir süre neredeyse nefes almadan Çoban arkadaşımızı dinledik, arkasından da hakkettiği alkış tufanından duyduğu mahcubiyeti gözlemledik. Dahası, o zamana kadar duymadığımız nice şiirleri de O'nun naif davranışlarına ve şiire olan ilgisine hayran kalarak dinledik.
Meğer, bebekliği ve çocukluğunda annesinin kendisini avutmak için defalarca okuduğu şiirler belleğinde yer etmiş, ama sonradan da kendisi ilgi duyarak başka şiirleri de dağarcığına katmış.
Yıllardır çok severek, güvenerek yazdığım bloğumda; yorumların, paylaşımlara anlam kattığını, bütünlük kazandırdığını düşünmüş ve savunmuşumdur Hikmet Bey. Her yorumunuzla bunu en iyi kanıtlayanlardan birisiniz, sağ olun.
SilÇok derin anlamlar, yoğun duygular içeren anınızı düşünerek duygulanarak okudum. Güzel ülkemizde; üstün yeteneklerini zamanında sergileyememiş, hak ettiği yere ulaşamamış, varlığını bilmediğimiz ne değerli insanlar vardır. Ne çok anı biriktirmiştir. Öyle insanlar alçak gönüllüdürler de. Bazı rastlantılar, aynı anda hem mutluluk hem hüzün yükleyebiliyor insana.
Yorumunuzla değer kattınız sayfama.
Susan Kuş öyküsündeki eğitimci gibi bir yaklaşımla büyüttün bizleri caanım annem. Sabırla, yumuşacık ses tonunla hep...Hoşgörüyü ve nezaketi karşındakine gönülden gösterebilmenin sırlarını bize de aktardın. Kanaryalar hiç susamaz ki böyle bahçelerde. Çiçekler coşarak açar, kuşlar daldan dala uçar:) Güzel bahçelerinden bizi hiç eksik etme. Seni çok ama çook seviyorum. Kalemine sağlık...
YanıtlaSilYıllar sonra blogda yorumunu okumak, nasıl da yoğun duygular yüklemişti bana sevgili Sezgi. Ben henüz Blog Dünyasına katılmamışken, "Annem sen yazmayı çok seversin, yazmakla mutlu oluyorsun." diyerek...
SilAradan 15 yıl geçmiş. Biz Mersin'de, Burdur'da, sizler İstanbul Anadolu Yakasında. Ama gidiş gelişler, özellikle yaz aylarında bazen ara tatillerinde aralıksız sürdü.
Zamanı gelince kuşlar, yuvadan kanatlanıp uçacak elbette. Tıpkı doğadaki sağlam köklü ağaçlar gibi, tüm fırtınalara göğüs gerecekler, dirençle yaşamayı sürdürecekler.
Bilirsin, yorumlara bu kadar geç yanıt vermezdim. Zor günler, hastalıklar da biz insanlar için. İzmir- Urla'da hayat devam ediyor. Sevgili eşin, iki değerli kızın, ve anne babalar.
Ünlü şairimizin dediği gibi: "Bir ağaç gibi tek ve hür/ Ve bir orman gibi kardeşcesine. "
Çok çok sevgiler...
YanıtlaSil