Bazen sessizliğin sesini dinler insan.Ozaman diliminde aklına ne çok soru gelir. Bazen tatlı bir tebessümle kendi kendine yanıtlar. Bazen acı acı gülümser, farklı bir duyguyla sessiz kalır.Sessizliğe, sakinliğe ne çok ihtiyacımız var kimi zaman; Daha sakin düşünmek için, duygularımızı tartmak için, kendimizi sorgulamak için...
Hele yaş alırken, aylara ay, yıllara yıl eklerken. Yaşam sonsuz hızla devam ederken, değişirken, belki başkalaşırken... 18-24 Mart arası Dünya Yaşlılık Haftası olarak anılıyor. Dünya Sağlık Örgütü (WHO)
World Health Organisation yeni yaş dilimi skalasını değiştirdi. Buna göre:
0-17 yaş: Ergen
18-65 yaş : Genç
66- 79 yaş:Orta yaş
80-99 yaş: Yaşlı olarak sayılıyor artık.
Bu değerlendirmeyi kimler nasıl algılar, bilinmez. Yıllar yaşlanmayı ölçer mi, yoksa yaş almak bir büyük deneyim midir hayatta? Yaş aldıkça gözlerinizin pırıltısı azaldı mı, gençlikteki neşeniz, coşkunuz şimdi nasıl? Dünyaya bakışınız sitemkar mı, hüzünlü mü, mutlu musunuz?
Mevlana ne güzel demiş: "Aynalar türlü türlüdür. Yüzünü görmek isteyen cam'a bakar, önünü görmek isteyen can'a bakar" Yaşlanmak ya da yaş almak , dünyaya bakışımızı da sergiliyor. "Yaşlanmak" yıpranmışlığı, çöküntüyü çağrıştırıyor. Oysa "Yaş almak" daha olumlu, daha iyimser bir deyiş. Deneyim kazanmayı, olgunlaşmayı, değişimi vurguluyor.
Düşünür John Barrymore şöyle düşünüyor: "Umutlarını ve hayallerini bırakarak bezginliğe kapılan insan artık yaşlanmıştır." Katılmamak mümkün mü?
Makbule ABALI
Derler ya hani;
YanıtlaSilYaptıklarından değil, yapamadıklarından duyulan pişmanlık daha büyüktür.
Daha az pişmanlık yüküyle yaş almak dileğiyle....
Güzel bir düşünce Murat. Bu güzel söz, bir başka sözü çağrıştırdı zihnimde: "Gençler bilebilse, yaşlılar yapabilseydi."
SilHaklısın, büyük pişmanlıklar yaşamadan Yaş almayı dilemek lazım.
Sağlıklı, güzel günler.
Ne güzel anlatmışsınız... Aynı duyguları paylaşıyorum sizinle. Zaman ne çabuk geçiyor. Yaş aldıkça hedefler küçülüyor sanki. Ne eskisi kadar enerjimiz var ne de önümüzde yetecek zaman. Garip ama insanın üzülesi yok bu duruma. Belki de yapılabilecek olan yapıldı diye avutuyoruz kendimizi. John Barrymore'un düşüncesine katılmamak mümkün değil. Ancak umut ve hayallerimizin ayakları biraz daha yere basıyor artık.
YanıtlaSilSevgiyle kalın.
Anlamlı yorumunuza,katkınıza çok teşekkür ederim. Düşüncelerize katılıyorum. Ancak bir noktada tereddüt ediyorum; Yaş aldıkça hedeflerin küçülmesi kişiliklere göre değişebilir diye düşünüyorum. Hedefler bazen de büyüyebilir. Son cümlenize aynen katılıyorum ; "Umut ve hayallerimizin ayakları biraz daha yere basıyor artık."
SilEsenlikler diliyorum.
"Umutlarını ve hayallerini bırakarak bezginliğe kapılan insan artık yaşlanmıştır." Olayın özü bu. Güzel bir yazı. Kaleminize sağlık hocam.
YanıtlaSilHaklısınız. Bence de hangi dönemde olursak olalım, umutlar ve hayaller hep var olsunlar.Katkınıza çok teşekkür ederim.
SilEsenlikler diliyorum.
Saglikli yaslilik kismet olsun hepimize 🤗
YanıtlaSilumutlar hayaller eveet eveeet çok çok doğruuu :) bi de skala bence çok iyiii :)
YanıtlaSilSkala hepimizi mutlu etti. İnsan yaş alsa da yaşama sevincini kaybetmemesi lazım. Umutların yıpranmaması, hayallerin eskimemesi ne güzeldir.Güzel yorumlarına çok teşekkür ederim.
SilSevgiyle.