Mert Ofluoğlu Trabzon doğumlu genç bir yazar. 18 yaşında yazdığı ilk kitabı Ters Düz epey ses getirmiş, övgü almış. Uçurum zamanı "Bozbalık Üçlemesinin" ikinci kitabı. Üçüncü kitap daha sonra yayınlanacak. Kitap, Kitapyurdu Doğrudan yayıncılık tarafından yayınlanmış. 392 sayfa.
Kitabın ilk sayfalarında ilginç bir şeye rastlıyorsunuz:" Uçurum Zamanı Şarkı Listesi" Ve altında bir açıklama: Bu şarkıların ve sözlerin anlamları roman boyunca okuyacağınız sahnelerdeki karakterlerin duygu durumlarına ve psikolojik tasvirlerine denk düştüğü için titizlikle seçilmiştir.
Kitabı okumaya başlamadan önce Sonsöz'e göz gezdiriyorum;" Benim için yazarlık, anlatacak iyi bir hikaye bulma ve onu iyi anlatma sanatıdır. İkisinden biri var, diğeri yoksa iyi bir yazar değilsinizdir demektir. Gerçek yazarlık bir sanatçılık işidir. Gerçek kitaplarsa birer sanat eseridir. Yazmak bir tutku, bir bağımlılık , bir yaşama amacıdır." diyor Mert Ofluoğlu.
Romanda olaylar Karadeniz dolaylarında Bozbalık adlı bir köyde geçer. Romanda ana kahramanın etrafında olaylara karışan pek çok insan vardır. Ve hayatın içinde yaşanabilecek pek çok sürpriz olay. Mert Ofluoğlu toplumdaki yozlaşmaların, kısa süreli aşkların , sataşmaların, aldatmaların , ihanetlerin yansıyan yüzünü romanda da işlemiş. Kitaptaki karakterler arasında ilişkiler bazen basit sallantılarla çatırdıyor ya da yıkılıyor.
Romanı okurken bazen bir aşk romanı okuduğunuz izlenimine kapılıyor bazen bir polisiye roman tadı alıyorsunuz. Yazar genç yaşına rağmen çok ustaca karakter tahlilleri ve doğa tasvirleri yapmış.
Örneğin:
"Yepyeni yerler gördükten, yepyeni insanlar tanıdıktan sonra tekrar kümese dönmek Nilgün için tuhaf bir duyguydu. Kar etrafı mistik bir ışımayla esrarengiz bir şekilde aydınlatıyor ve karanlığa saklanmış çam ağaçlarının arasındaki evlerine , masallardakine benzer bir örünüm veriyordu."
"Neredeyse boş olan köy meydanında bir banka oturup düşüncelere daldı. O saatte orada ne işi olduğunu bilmiyor, sadece nedenini bile tam olarak bulamadığı derin bir mutsuzluk hissediyordu. Gece koyu bir örtü gibi yalnızca köyü değil, onu da yutmuş gibiydi."
"Burak tamamen gözden kaybolunca içini biir hüzün kapladı, verandaya çöküp sessizce ağlamaya başladı. Sanki hayatta hiçbir amacı kalmamış, bir şey bütün ruhunu çekip almıştı. Bir yanlışlık olduğunu o da biliyordu, her şey yanlıştı; bunlar olmamalıydı, böyle olmamalıydı. Ve sonra Bozbalık'ta yağmur başladı. Kuşlar, insanların acılarından habersiz havada uçuyordu."
Ve yöresel ürünlerin zaman zaman tanıtıldığını görüyoruz. ; Laz böreği, hemofta reçeli, kuymak, veryel çiçekleri vb.
Kitabın editörlüğünü Mert Ofluoğlu yapmış. Yanlışsız bir kitap okumanın keyfine varıyorsunuz.
Mert Ofluoğlu'nun genç yaşında ulaştığı bu başarıyı kutluyor, devamını diliyoruz. Yolun açık olsun MERT.
Makbule ABALI
ilk kitapta ece yi çok sevmiştim, ikinci kitapta işallah onu üzen bişey olmamıştır :) laz böreği ne güzel bişey yaaa :) siz okumuşsunuz bir de eren-okuma günlüğüm, okuycam ben de tabii ama pandemiden sonra bakalım, arkadaşlarımızın kitapları birikti :) şimdilik kitapçılardan veya netten alışveriş yapmıyorum, eve kargo gelmesin diye yani, sadece migrostan kitap alıyorum bazen de mahallede insanlar kendi kitaplarını satıyolar sokakta öyle alıyorum :)
YanıtlaSilRomandaki her karakterin kendine has özellikleri var. İkinci kitapta Nilgün Kara bana farklı geldi. Yöresel lezzetleri ben de hep merak ederim. Hızlı bir okuyucusun, kısa zamanda okursun. Ben altını çizerek okuma alışkanlığındayım, uzun sürdü.
SilHastalıklara karşı önlem almak güzel. Pandemi ne çok şeyi etkiledi.
Sevgiler.
Mert Ofluoğlu'nu takip ediyorum. Oldukça heyecanlı, yaratıcı ve hırslı bir genç. Güzel yazıyor, ilk fırsatta okuyacağım kitaplarını.
YanıtlaSilTespitleriniz çok gerçekçi. Aynı zamanda çalışkan ve gayretli.
Sil390 sayfalık kalın bir kitaptı. Eskiden çok hızlı okurdum. Okuma hızım azalmış. Mert Ofluoğlu kitabın editörlüğünü de yapmış. Böylece ortaya yanlışsız bir kitap çıkmış.
Yeni kitabım Uçurum Zamanı'na ilk kitap yorumu yazısı sizden geldi Makbule Hanım, teşekkürler :)
YanıtlaSilBen de okumakta geciktim diye düşünüyordum. Demek yanılmışım.
SilKitaptaki karakterleri tanıyıncaya kadar biraz zaman geçiyor ama sonra biliniyor. Acaba yazı puntosu biraz daha büyük olsa daha mı kolay okunurdu?
Genç bir arkadaşımızın başarısına sevindim.
Ben teşekkür ederim.